BEKLEDİM SENİ BİR KUŞ İLE
İkindi vakti,
Bir acının kahramanıydık; Ben,sen bir amca ve susuz kuş. Yanımda bir amca. "Evlat" dedi, "Gel otur Kimi bekliyorsan gelir birazdan " Tıpkı dedem gibi. Sakalların ardına gizlense de yanaklarındaki kırışıklar, Dudaklarını esir almış yıpratan yıllar. Kırış kırış dudaklardan süzülen kelamlar, Pili bitmek üzere olan bir oyuncak kadar ağır ve ahenkli. "Gelir " dedi ya, Bir umutla bekledim seni o bankta, Amcanın yanında, Heyecan fırtınasında yerden yere sürüklenen buğday yüreğimle. "Gelir" dedi ya o amca; Bilsen nasıl bekledim seni. Bilseydin gelirdin. Avuçlarıma bırakırdın laleleri, Sarılırdın. Ve birden kokunu mahremimde ziyan ederdin. Zerren düşerdi zerreme. Gelseydin Gelseydin, O amca seni torununa benzetirdi. Dudakların varırdı amcanın karanfil kokan eline. Gülüşün varınca amcanın kulaklarına, Duasında senide korurdu şer’den. Herkesin beklediği geldi sırayla; Alnının secdeye varmasını bekleyen amcaya bir ezan sesi, Duası kabul olan bir hastanın kalbine bir şifa, Yeni doğan bebek kadar masum kızın sevdiğinden beklediği telefon. Bir başıma kalıp o bankta; Bekledim seni, Bir özlemle bin umutla. Sen gelmedin. Ben bekledikçe seni, Sende gelmedin. Beklemeseydim seni; Gelir miydin ? Meydanın ortasında küçücük bir havuz; Kuşlar desen cıvıl cıvıl etrafında. Fotoğraf çektirmeye merakta tonlarca sahte insan. Lakin sevidğim Bir kuş vardı ki ; Oda bekliyordu seni, Benim beklediğim gibi. Belki de günler önce su verdiğin, Ellerinin bereketini sunduğun bir kuştu zannımca. Ne yaptıysam da içmedi, Ne suyumdan ne havuzdan. Seni bekledi "ben" gibi, Güneşe meydan okurcasına, Eriyip gidiyordu gözlerindeki fer. Akmasada gözünden yaşlar; Tüyleri darmadağın. Sen yoksun ya; Gelmiyorsun ya, Ne su içer o kuş, Nede beklemekten usanır. Ey benim hüzün kokan sevdiğim ! Benim için gelmesen de, Bereketinle hayat verdiğin kuş için gel. Öldürme kahrından minik yüreği Seni bekleyen bir "bana" değil de, Kahrını taşıyan bir kuşa gel. Gelmesende bana beklerim seni Öyle içten,sessiz sedasız. Gelmeyişini affederim de, Kahrını taşıyan o kuş ölmesin. Bir veda vakti Artık acının tek kahramanı ben. Yol alınca şehrinden akşam üstü, Bir hoşçakal bekledim senden. Otobusün icinde ben, Otobüs camında donuk bakışlarım. Hani bir ihtimal gelirsin de, "Dur gitme" dersin ya. Neyse sevdiğim, Otobüs yol almaya başladı; Bir hoşçakal demeye bile gelmedin. Bir anlamı yok gelmenin, Feryat figan bağırsan da artık; Çıkışımı vermişim o şehirden. Çığlığını duyamam... Neyse yüreği manolya kokan sevdiğim; Şehrini terkettim, Hoşçakal. |
Bilseydin gelirdin.
Avuçlarıma bırakırdın laleleri,
Sarılırdın.
Ve birden kokunu mahremimde ziyan ederdin.
Zerren düşerdi zerreme.
Gelseydin
Keşke gelseler gelseydiler gelseee... oyyy :(( muhteşem şiiri yürekden kutluyorum seslendirme mütiş güzel ablasının canı sevgilerimi bırakdım kipiğimden düsen damla ile birlikte cansın ...