Sisli Bir Öfke
Bu şehirde merhametsiz bir yanlızlık vardı
Ansızın gelirdi geceleyin Kefen satardı Yarım bir ölümdü,beterdi Ölemezdim Kalkıp yerimden kuduz gibi titrerdim Kimsenin üzerimi örtmediği bir şehirdir bu şehir Anlardım Gurbetimin arka sokağında Köpekler tarafından terkediliğimi Tanrı’ya inancım kızgın bir ateş gibiydi Şikayetimin şiddetli sesini kül ederdi Geçmiş gözlerimi yakan şatafatlı buğu İki damla inceldiği yerden kopardı Bundan Leroy’un haberi yoktu Romeo’yu çalardı gitarında Sana hayatımı yağmurla sunduğum bina karşımdaydı pera İzledikçe yüreğime sisli bir öfke sızardı Gece dedikleri şey Siyah bir mavzerdi Omuzlarıma böğürerek kasvet sıkardı Ben Dudaklarıma haince saldırırdım Dudaklarımın hiç suçu yoktu Kanatırdım Kan masamda çürürdü Bu şehir seni sevdiğimi anladığından beri Sokaklar çoktan yuhlamaya başlamıştı beni Rüzgar sapladı sırtıma Çaput bağlanmış ağaçtaki bütün dilekleri Şimdi bütün aşıklar yanlızdı Bana ikiyüzlü iftirası kaldı ağacın Sorumlusu benmişim bu şehirdeki Merhametsiz yanlızlığın. |