Su 23) Kıssa
“-hatırı sayılır zenginlerden bi Aziz Usta
varımış da hırsızın biri bunun evini yarmaya gakmış adam evine giren hırsızı kovalarkana hırsız düşmüş, balkonun korkuluğundan aşşa hırsızın ayağı kırılınça tabi kaçamamış yakalanmış derdest gadı’nın huzuruna çıkarılmış gadı efendi buna bi zılgıt çekiyo bir azametle yörüyo hırsızın üsdüne “-bre melun, utanmaz mısın bu yaşta hırsızlık yapmaya haram, günah nedir bilmez misin atın bu deyyusu zındana hanyayı-gonyayı bellesin alın teri dökmeden garın doymaycağını örensin” hırsız itiraz etmiş “-efendim ben bir şey çalmadım ki bu memlekette adalet yok mudur siz beni zındana atıyorsunuz benim suçum günahım ne” demiş gadı evelemiş, gevelemiş “haklısın” demiş hırsıza bi dirayet gelmiş gadı efendiye yüklendikçe-yüklenmiş “-asıl davacı benim, ben Aziz Ustanın korkuluklarının sağlam olmaması yüzünden balkondan düşdüm, bakın bacağımı kırdım yetmez gibi bi de beni kodese dıkarsın ben bu adamın evinden ne çalmışıyın” yavız hırsız ev sahabını basdırı misali gadı efendi hırsıza ne desin hinci canı sıkılmış, öykesini Aziz Ustadan almaya galkışmış bu defa da hışımla Aziz Ustanın üzerine yürümüş “-Aziz Usdaaa, bre Aziz Usta , ne diye sağlam yapmazsın korkulukları, bi de usta olacaksın yaptığın evlerde böyleyse eğer vay ümmet-i müslümanın haline bakalım daha ne canlar telef edilecek, kimbilir ne vatandaşların canı yanacak bak! vatandaş senin yüzünden balkondan düştü, ayağı kırıldı, dıkayım seni içeri de aklın başına gelsin atın bu usta bozuntusunu zındana” herkeş bakmış kalmış kadı efendiye bu sefte de Aziz Usta diklenmiş “-neyye” gadı efendi daha sertçe kanırtmış “-balkon korkuluklarını sağlam yapsaydın” demiş boynu-bükük ev sahibi Aziz Usta saygıyla garışık itiraz etmiş kadıya “-efendim, evet ben ustayım ev de benim amma balkon korkuluğunu ben kendim yapmadım ki beni suçlayasınız” “-kim yaptı be adam” “-marangoz Musdafendi” “-çağırın melunu” marangoz huzura alınmış suçu anlatılmış, “-bak Musdafendi, bu vatandaş Aziz Ağanın balkon korkuluklarından düştü ayağı kırıldı Aziz Ustanın balkon korkuluklarını sen yapmışsın amma velakin sağlam yapmamışsın gerekirse iki mıh fazla çakar insan yaptığı işi biraz sağlam yapar, vatandaş Aziz Usta’dan Aziz Usta da senden davacı vicdanı amme de suçlusun zinhar” Mustafendi bakmış pabıç bahalı gadı haklı, ne etmeli,ne yapmalı, kefeni yırtmalı adam gözüyün yaşına bakmaz içeri dıkar Allah yaratdı demez asar mı asar en eyisi suyuna getmeli “-evet efendim benim çoluk-çocuğum da düşebilirdi” “-değil mi ya, zindan senin aklını başına devşiri(r)” Musdafendi zındana atılacakmış ama, madem herkes itiraz ediyo, o da etmiş “-evet o korkuluğu ben yaptım, ben çaktım kadı efendi her tarafı da bi tamam sağlamdır …………….amma gel gelelim tam o son çiviyi çakacakken, ….. yeşil feraceli bi hatun, karşıdan geçiyordu ister-istemez gözüm ona takıldı o arada çiviyi kaydırmış olmalıyım sağlam olsun diye çok çivi kullandığımdan başka da çivi kalmamıştı o yeşil feraceli hatun; yeşil feraceyi giymeseydi o gün, o saat, oradan geçmeseydi çivi yanlış çakılmayacaktı balkon korkuluklarında da bir gusur olmayacaktı vatandaş düşüp ayağını kırmayacaktı o yüzden bir suçlu varsa o da o yeşil feraceli kadındır” “-tiz bulun o yeşil feraceli hatunu ne menem bir şeydir” koşmuş zaptiyeler alıp gelmişler yeşil feraceli hatunu kadı efendi ona da esmiş yağmış suçunu usulen anlatmış “-… bak yavrum, nur-a aynım şayet sen bu göz gamaşdırıcı yeşil feraceye bürünüp Aziz Ağanın konağının oradan geçmeseydin o çivi sağlam çakılacaktı vatandaş düşüp sakatlanmayacaktı şimdi ben kendi elcağızımla seni demir parmaklıkların arkasına nasıl göndereyim bu bana yapılır mı, benim ne günahım var ne edeyin ben hinci” … “-atın bunu(zın..)” demeye kalmamış yeşil feraceli hatun da itirazını sıralamış “-maruzatım var kadı efendi, haklısınız suçluyum amma benim başka feracem yok bunu da siyaha boyatmak için boyacı İbrama verdim amma boyacı İbram siyaha değil de yeşile boyamış benim bunda ne suçum var zındana atılacak biri varsa o da boyacı İbramdır” deyince kadı efendi öfkelenmiş, gürlemiş “-bu iş çok uzadı benim görülecek başka davam yok mu bu dava ile akşam oldu mahkemeye hacet kalmadı zaptiyelerden birine hemen bir darağacı kurun ötekine de tiz boyacı İbramı bulun asın deyyusu ben de kurtulayın siz de kurtulun” kadı efendi davanın uzamasından yorulmuş hemen idam sehpası kurulmuş boyacı İbram derdest alınmış derken kadı efendinin kapısı tıklatılmış “-ne var çavuş” “-efendimiz af buyurun bir maruzatım var da” “-senin derdin ne yahu ……… de hele” “-efendim boyacı İbramı asamıyoruz” kadı efendi kükremiş “-neden bire zındık” “-efendim adamın boyu bizim darağacından uzun” kadı efendi, kendince işi halletmiş bulduğu çözümden memnun fetfasını vermiş “-bulun kısa boylu bi İbram asın” demiş |
Kadılar
Tanıkken sanıklar
Sanıkken tahliyeler
Suçsuzken idamlar
Çok tanıdık geliyor nedense.
Selam ve sevgiyle.