KONAN KELEBEK...KONAN KELEBEK….. Daha demin nemlenmeseydi karşımdaki gök Bu kadar paslı kalmayacaktı bakıştığım karşımdaki parmaklık… Neden sora akşamları dallara konar şu kuşlar Neden hep şehirlere tüner keder geceleyin… Ve zulasında şiir saklayan bu deli şairler Bu ıslak sokağın karşısında omzuma çarpar apansız Oysa çok gündüz doğuracakken yarım kalmış şarap kadehi İki mısra tek yudum bir de zil zurna Uyanmak var şafak vakti sevgili koynunda… Dağların etekleri zil çalarken sevinçten öpüşmelere Sakın sen uyanma ben aralarım perdeleri Dışarıda çılgın ırmakların taze sesi Köz sıcağında ısınsın varsın bir yanımız… Kırlangıç sevdasıdır tavana çamurdan yuva yapmak Ranzasına sadık bir mahkum yazarken kırmızı tuğlalara iki satır Badem çiçekleri erken açar kış umutlarına Firari rüyalar yürütse parmaklarımı Başımı unuttuğum yastığım şahadet edecek üryan kalmış rüyama… Ah şu gardiyanların düdüğü yok mu Yokluğunu bu kadar çalmasa Ben çok volta atacağım senli mavi göklerde El koyacağım tespihime, bu koca karanlıkta Bir kelebek kondu sol omzuma bu akşam Yemin bile edebilirim… Kutsal yıldızlar aşkına… |
şiire yerleşen renk
bahar üzeri"" konan kelebek""
güzel şiirdi
tebrikler ediyorum
saygıyla...