10
Yorum
54
Beğeni
0,0
Puan
4276
Okunma
uzak bir çocukluktan geri döndüm
sesime kurulmuş bu yalnızlık ile
kusurlarım kadınlarım oldu
bir heybet kendini arıyordu
ve ezbere seviştim dolunayı
ömrüm bu aralık batışında. kederli
bir kadına hüznümü bağışladım
hıncım tarihten arta kalandı
ve yorgun söylemlerle vazgeçtim
eğrilen bir ovayı yaşamaktan
üzgün ağızlar ve ucuz şiirler
biriktirirken kapımdaki sömürge
içimde çoğalan günahlar ile
bir yağmura öperek yağdım
bildiriler kimliğimde giz
ismime açılan tüm cepheler düştü
bir kedi bir atı boğuyordu. hayret
nasıl görmediniz hiçbiriniz
bütün sevmelerden kovuldum
kimdim ve kimindi üstümdeki bu tufan
bana bu kadar yakıştırdığınız
her şey ölüm kadar erkenken
ilk değildi. ilk sahibinden
yenilgiler tadışım. ve kitaplarım
kendi yangınına bağışlandı
hüznüm bir kadının avuçlarında
anılarımı yığdığım bu sokak
bir strauss valsiyle döndü. yüzümde-
ki çizgiler henüz çok darken
biliyorum şimdi ağlamalıyım
gitme provası yaparak
şehirler arası bir haritada...
Irmak - Ocak / 2014