Öpüşsek Hiç Göğe Bakmadan
hava duruldu
sen geldin içim açıldı ne güzel bir mavi ne güzel elbiselerin ve kurdelelerin kırmızısında dudakların öpüşsek hiç göğe bakmadan sanki biraz sarhoşsun ve beyaz konuşursak saydam bir tuvale düşeceğiz sudan sebepler ve iyilik yaparcasına senin içine bakmama izin vereceksin paylaşmak adına ne kadar da mutlu oluyor gölgelerimiz hemen pes etme dur biraz dur dur ve kanayan renklerimizden geçelim hayır o ev değil şu bahçede dönen uyusam ve uyansam sana bir şeyler söylesem ağzında gündüz esintisi hasret karanfilli ağzınla beni beklesen olanı unutup yeni bir güne seni seviyorum de maşaları gerilsin perdelerin pencereleri dökülsün yalnız atan kalbinin ve kanıtlasın kendini aşk ben varım diye bu sonsuz ufukların azalan kuyusunda bedenimizden geçen trenler gibi son defa baharın akan duygusu olsak işiten rüyaylarımızda camlarını kırardık ovaların sesi kalırdı dudaklarımızdaki kırıkların ve yalvaran ne olur hadi öp beni. |