konduların hüznü yayılmış geceye bir ağaç gölgesinde uyuyor rüzgar netameli kuşlar geçiyor ülkeler yorgunu her şey yüksek katlı kalabalıklar için kazanan ve kaybeden aynı tarafta uçaklar, planörler ve savaşlar hani sesini duysam diyorum yüreğimin gazi mahallesi olacaksın, çaresiz hem arabesk hem protest okunacak bu şiir sevgilim
-şu şairler ne kadar da barbar
kediler öpüşme seanslarına ara veriyor biliyorum mart değil mevsim hani sesini duysam diyorum yine arabesk bir sorun var ama severiz arapları bizimkilerden daha çok şiir biraz da hüzün kokmalı mı dersin ahh hiçbiriniz medeni değilsiniz ilk dersimiz : süreya yazılır süreyya okunur
-bütün amerika parçalarında, gezi dahil değil
hani sesini duysam diyorum ismini bilmediğim herhangi bir kadın gibi belki cumhuriyet yeniden ilan edilir ilk şiirimi yazar, şiiri bırakırım boyuna susar kasıkların seni öpmek gibi bir başlangıçtır sesin yollar yeni rengine alışadurur anlamı kalmayan tek soru bir şiir olur diskolarda devrimci marşlar çalıyor sanırım kıyamet koptu
-tanrım yaşıyor musun ?
bir yere yazmadılarsa hatırlamayacak hiç kimse adımı eğer kalmadıysa yüzüm buğulu bir fotoğrafta ey manzarası sabahından sıyrılıp gelen kadın hani sesini duysam diyorum büyüyeceksin içimde salıncaklar kuracağım hera’nın bizi kurbağa yapacağı yerde bana kardeşliği öğretecek üç maymun bin şair önce kelimenin içini doldurun ulan şiirin değil
-edip abi; mendil öldü
hani sesini duysam diyorum burdan ötesi yalnızlık olacak aşksız devam edeceğim bakışların kirlenmesin diye kırmızı bir şiir sereceğim gözlerine ilk kez direniş düzeninde yol alan bir ordu gibi tutulacak ellerim ve ayaklarım ayaklarım ve ellerim
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Kırmızı Şiir şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Kırmızı Şiir şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Eleştiri, ironi, kızgınlık ve üzülmek çığlık çığlık; İnsanlığın nerede olduğunu sorgulayan. Ve aynen dediğiniz gibi; ama sanması fazla: Kıyamet koptu...
Yani ne deseniz haklısınız. Böylesi medeniyete de, böylesi...
bir yere yazmadılarsa hatırlamayacak hiç kimse adımı eğer kalmadıysa yüzüm buğulu bir fotoğrafta ey manzarası sabahından sıyrılıp gelen kadın hani sesini duysam diyorum büyüyeceksin içimde salıncaklar kuracağım hera’nın bizi kurbağa yapacağı yerde bana kardeşliği öğretecek üç maymun bin şair önce kelimenin içini doldurun ulan şiirin değil
Mavi bir dehşet kaplamış siyaset meydanını polis destan yazıyor !! bir türkü tutturuyor bulutların üzerinde Ali İsmail tüm şairlerin gözü bizde aramızda dolaşıyor Pir Sultan Hızır Paşa da az değil hani nede olsa kuvvet onda zulüm bir tarafımda sevdiğim bir yanda babacan bir sesle irkiliyorum herşeyden vazgeçtiğim bir zamanda
yürüyün diyor Atilla İlhan AN GELDİ...
tebrikler Irmak...İyi geldi bu şiir :)
okan KİLİT tarafından 8/23/2013 9:44:21 PM zamanında düzenlenmiştir.