Uçuşan Etek KırıntılarıBitimsiz bir uykudan açtı mavi gözlerini pencereler. Lake duvarların gri renginde firari kirpikler. Adımlıyor düş’ün geçidini katmerli gülüşler. Siliyor ağır ağır şiiri bilmem kaçıncı vitesler. Tükendi anılar Son kozlar oynandı. Tek görgü tanığı çember çeviren akbabalar... Birikti akasyalar kuş gölgesi biriktiren uçurumda. İndi mapushaneye yorgun cüppeli gece. Ağladı dövülmüş bir çocuk şive değiştirdi ışık. üşüdü üşüdü üşüdü... Yorganın altında. Ürperdi avucunda ayçiçeği açan mutluluk.. Oyuncak değildi özlem üçüncü sınıf biletli sinema salonunda... İz bırakır patikalar da çizilen yakamoz kırıntılarında. Ferda Özsoy Vurgun yese de sevgi kuşunun kanadı,mahsur kalsa da verilmiş sözlerde;Altın başaktır vicdanı unutma...Değneğini yasladığında omuzuna;Sığınak arayan bir çocuk sesi duyarsan eğer, yağmaladığın çocuk hesap soracak sana unutma çiğ düşen alaca karanlıkta... |