müzayedelerde teklifsiz bırakılmış bir şiir, kaç sırrı barındırır içinde kaç şiirde bir halk hem kardeş hem kalleş ilan edilir hangi kuş hayır diyebilir beyaz bir gökyüzüne fakir bir sofrada bıçağın solda, çatalın sağda duruşu kimi ilgilendirir (tabağın boş oluşu kadar) ve ne kadar göze batabilir ekmeğe kaç elin değecek olması
bilir misin bir bebek avcuyla sımsıkı sararken parmağını nasıl da heyecanlıdır bir aşkın yalnızlık limiti ne kadardır kaç teselli bulunur bir ayrılığın ardından ya da sokağa çıkma yasaklarında fark edilmeyen kaç yıldız kayar bir gecenin şefkatinden
bugün.. resmi plakalı bir kahkahayla ateşlenen bir kurşun kadar ağladım ve bir ihtiyara kendi dilinde öksüz selamlar bırakırken anladım Midyatlı, midyeci bir Kürt çocuğunun gözleri olabilmenin ne anlama geldiğini
gitme.. yüreğim bir emekçinin zorunlu fazla mesaisinde fazladan tuzlanan teri kadar yorgun düşerken; hastane kuyruklarında, ölebilmeyi başarmaya az kalmışken muayene edilen, yurdundan güneşi ilk karşılaması maddi yasal bir sürgünle yasaklanan bir hastanın yüzüne vurulan cahilliği olurum cesedim, ismim gibi kaybedilir bedenim, saklı bir çukurda bütünleşir toprakla mavi levhalarda anlaşılmaz bir dille değiştirilir memleketimin adı, zikri yasaklı
bugün gitme.. pankartlara basılır ilk vesikalığım hâlâ sütünü bekleten onurlu göğüslerin üstüne iliştirilir dağıtılır renksiz kopya kağıtlarla iade-i merasimlerde sahte hüzünlü silüetlere fazladan karanfil yetiştirilir bir ağıda eşlik etsin diye göz üstünde tutulan tüm can parçalarının izinde bir çift göz görürüm bir nehir süzülür gözalt(ı)larımdan ak saçlı bir kadının parçalanmış yüreğini düşünürüm tırnaklarımla ve her cumartesi fişlenir annem, ölemem...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Kayıp şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Kayıp şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
her cumartesi Irmağım. ben susmakla yetiniyorum evet ırmağım bir halk hem kardeş hem kalleş ilan edilir! sen o çocuğun gözleri olabiliyorsun,,, sevgilerimle kardeşim..
bugün gitme.. pankartlara basılır ilk vesikalığım hâlâ sütünü bekleten onurlu göğüslerin üstüne iliştirilir dağıtılır renksiz kopya kağıtlarla iade-i merasimlerde sahte hüzünlü silüetlere fazladan karanfil yetiştirilir bir ağıda eşlik etsin diye göz üstünde tutulan tüm can parçalarının izinde bir çift göz görürüm bir nehir süzülür gözalt(ı)larımdan ak saçlı bir kadının parçalanmış yüreğini düşünürüm tırnaklarımla ve her cumartesi fişlenir annem, ölemem...
yorumu ile tadında kaleme kalbi tebrıklerimle...........................
gingsberg: "bir ülkenin kötü durumu yüzünden politikacıları suçlayamayız. şuçlu olan şairlerdir. çünkü politikacıların bir ülkenin durumu hakkında bilinçleri ve kapasiteleri yoktur ama şairlerin vardır." bir midyeci çocuğun hikayesi eksik kalır resimde... ama bir başka hikayeye yol açmak içindir bu belki de. midyat'ta bir dağın tepesine seni bırakan şiir, şiirdir ve öyle kalmalıdır. şiirin yarattığı pek çok manzarayı, kendi deneyimleri üzerinden birbirine bağlamak, manzaralar arasında köprüler kurmak tamamen okuyucunun düş gücüne bağlıdır, bence. şiirin derdi form değil, biz bir çift göz görür ve manzaranın içinde buluruz kendimizi. çünkü hepimiz farklı yerlerde duruyor ve farklı bakışlar fırlatıyoruz şiire. dolayısıyla doğru ya da yanlışlar değil, yalnızca bakışlar ve tercihler var.
edebiyatdefteri nasıl bir yerdir henüz hiçbir fikrim yok. geldim ve bu şiiri okudum. kalmak isteğim var. şiire biçim olarak asla yaklaşmayacağım, bu şiire kendi içimde bir öz yarattım ve o benimle kalacak, belki başka özlerle birleşecek. takdir ve tebrik ederim.
adnan menderes'in bir sözünü biliyorum "odunu bile aday göstersem, milletvekili olur..." sanırım bizim ülkenin de özetidir bu söz.
bir şeyler eksik olmalıydı belki de, hikayenin geri kalanını tamamlasın diye okuyucu. belki de hikaye tam orada başlıyordu. bilinmeyen bir şeyin adı da hikaye olamazdı değil mi. yorumunuzla şiirin derdine bir çare de siz oldunuz. edebiyat defteri nasıl bir yerdir ben de bilmiyorum ama, elimize bir fırça tutuşturup özden kopanları boyama imkanı verdiğini biliyorum en azından.
şiir' mi harika yüreğin mi beni benden aldı ses olmuş yorgun yüreğime yüreğim hüznüme ağladı
var ol ey can.... harika bir şiir beni benden aldı yorumda bi o kadar etkili ve bana şiir yazdıracak kadar sevgilerle yüreğimden bir tutam hüzünüm'ü bıraktım
izinle şiirini paylaşacağım....
akasyameral tarafından 5/11/2013 6:53:15 PM zamanında düzenlenmiştir.
lütfen... yazdıklarımı ben paylaştıktan sonra izin almanıza gerek yok, sizindir... değerli yorumunuz için de özel bir teşekkür ediyorum.. sevgi ve saygımla
" siyasetçileri öldürün, halklar anlaşır" ve ne denli doğru bir söz olduğunun ispatını yaşadık, anlamadık, tekerrür etti hali hazırda yaşıyoruz ve Allah bilir ya bu seferde anlamayız ...! :-((( şiir sesli adam çok güzel yorumlamış, emeklerinize sağlık saygımla
hiç haksız değilsiniz... belki o midyeci çocuk tepsisini bırakıp biraz daha anlatabilseydi hikayesini ekmek derdine düşmeden önce... belki o zaman ben de o yarım hikayenin saflığına dokunmak isterdim. evet belki de böylesi daha etkiliydi... yazdığıma hiç dokunmadan ... teşekkür ve sevgimle