Safsata
andan hızlı geziyor özlemin
göğsümün içinde hangi asi bulut nasıl avutsun kanını düşlerimin özlemin hedefsiz bir mızrak o kadar ki düşünce sis... kalbim kendi kanında boğulursa adını kimler söyler tanrıya yalnızlığını paylaşmak için kimler sürer keyfini tanrıyla sırdaşlığın kalbim boğulmasın sen de unutulma... andan hızlı özlemin haylazca dağlar içimi son yağmurunu yitirmiş yolcu kadar pürüzsüz ırak adımlarıma vefalı şiirimde gizli adın yorulduğum yerde ve o benim de adım... yüzyıllık bir safsata yalnızlık sensizlikle gelen soğuğa tin ve eski oyuncağı ölümdü zamanın yumruğumun içinde kalan tadı şimdi saçlarının kızma güçsüzlüğüme seni sevmek oyuncağı olmaktı anın alelade hayatın içinde olmaktı ve her ne kadar bir ipte iki canbaz oynamasa da gülüm ölümlerle oyalanan bir zaman oyuncağı olmaktı... kağan işçen... |