acı şarap gibi yudumladığım gözlerin ve aynalardan yüzüme sürdüğüm hayat kırıkları saçlarımda zamanla yarışırken rüzgâr gülleri eski bir şairin avuçlarından akar suskunun yenilgisi
-biz miydik sevgilim sarhoşluğun tadına bakan, ardımızda üzüm bahçeleri biz miydik yoksa sadece ben mi?
ne vakit seni düşünsem yüzünde gümüş çizgiler ki, seni düşünmek bir yıldızla öpüşmektir sessizce ay ışığında sonra şarlatan bir çan sesi yıkılır üzerime uzaklar ah nasıl özlüyorum geveze günlerimi ayrılıkla şakalaşan küçük bir çocuktum oysa şakağım kanıyor şimdi devrik bir düşün depreminde
unutursun gözlerime dolan kumu ve bir eylül yaprağı gibi savrulduğumu beni hatıralarım vurur bir gece vakti seni bir piyanonun akordu akrep ve yelkovan on ikiyle öpüştüğünde
II
ve yıllar sonra bir şarkı çalar radyoda yağmurlu sonbahar akşamı ürperdiğini hissederim uzaklarda bir yerde sımsıkı sarılırım şalıma ısıtmak ister gibi üşüyen ellerini vurunca şahdamarından saatler yalnızlığı
ah içimin en masum yanı, ah benim günah/sızım gözünün yaşına kıyamadığım kendime değil
saklındaki kederine yanarım
varsın ayaz gecelerde yokluğun sürmelensin gözlerime buz tutmuş sabahlara aralayayım kirpiklerimi bil ki dudağının kıyısında çözülüp yüzünün çizgilerinde koşar mutlu çocukluğum ve yeni bir ben büyütürüm teninde benim için üzülme o zindan karası gözlerinde gönüllü tutukluyum
ve bir akşam eski bir şarkı çalar radyoda saçlarımızda kırağı
sonra muzip bir ifade kıvrılır yanağına belki meşk düşer dilinden belki küfür yâd edersin "pasaklı kontes" dediğin vefa- sızını...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
kırağı şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
kırağı şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
ve bir akşam eski bir şarkı çalar radyoda saçlarımızda kırağı
sonra muzip bir ifade kıvrılır yanağına belki meşk düşer dilinden belki küfür yâd edersin "pasaklı kontes" dediğin vefa- sızını...
de_soulmate ..................................... de soulmate ne anlama geliyor bilmiyorum ama şiirinizde çok anlam vardı. Pişmanlık, sızı ve hicran gibi..ve biraz da kendinizi eleştiri..günah çıkarır gibi
İnasnın yüzü soğuk olabilir fakat içinde kalan çığlıkları yaralar açtıkça bir zaman sonra dayanılmaz olur ve kanar.. Şiiriniz bana onu hatırlattı.
Her şey edebiyat için daha güzel Yüreğinizi teprik ederim Saygılarımla
varsın ayaz gecelerde yokluğun sürmelensin gözlerime buz tutmuş sabahlara aralayayım kirpiklerimi bil ki dudağının kıyısında çözülüp yüzünün çizgilerinde koşar mutlu çocukluğum ve yeni bir ben büyütürüm teninde benim için üzülme o zindan karası gözlerinde gönüllü tutukluyum
ve bir akşam eski bir şarkı çalar radyoda saçlarımızda kırağı
sonra muzip bir ifade kıvrılır yanağına belki meşk düşer dilinden belki küfür yâd edersin "pasaklı kontes" dediğin vefa- sızını...
de_soulmate
Çok harikaydı severek okudum usta kalemi Yüreğine kalemine sağlık Saygılar selamlar
ve yıllar sonra bir şarkı çalar radyoda yağmurlu sonbahar akşamı ürperdiğini hissederim uzaklarda bir yerde sımsıkı sarılırım şalıma ısıtmak ister gibi üşüyen ellerini vurunca şahdamarından saatler yalnızlığı Harikaydı dile vuran gönle susku satırlar...Tebrik ediyorum saygılarımla...
unutursun gözlerime dolan kumu ve bir eylül yaprağı gibi savrulduğumu beni hatıralarım vurur bir gece vakti seni bir piyanonun akordu akrep ve yelkovan on ikiyle öpüştüğünde
YÜREKTEN KUTLARIM ÇOK GÜZEL BİR ANLATIM KALEMİNİZ DAİM OLSUN SAYGILARIMLA
Eskiden , yani "aşık" olabildiğimiz zamanlarda; delikanlılığımızda , bizden büyük ablalarımız nasıl anlardı "hangi kızı sevdiğimizi"çatlardım meraktan , yüzümüz kıpkırmızı olurdu. Meğer bizi gözlerimizdeki ışıltılar,yüreğimizdeki serçe kuşu misali kanatlanan heyecanımız ihbar edermiş. Hal belli eder ahvali,bir kuyunun derinliği düşmeden anlaşılmaz. Selam ve saygı ile.