Şimdi yazma zamanı bu destanı en baştan Haktan imdat isteyen kaleme kuvvet Ya Rab! Galip çıkar nefsiyle giriştiği savaştan Muzaffer kıl kulunu fethini lutfet Ya Rab! Haktan imdat isteyen kaleme kuvvet Ya Rab!
Her kalbin derûnundan kopan bir şiir gibi Doğdu ışık çağından firdevsî nur yapılar Bitti kara delikler aydınlandı en dibi Artık karanlıklara sürmelidir kapılar Doğdu ışık çağından firdevsî nur yapılar
Hangi vicdan sahibi köstek olur bu işe Geceyi gündüz eden bu kutsal dava niçin? Gözü manaya körse anlaşılır endişe Hangi insaf ve akıl koşar peşinde hiçin! Geceyi gündüz eden bu kutsal dava niçin?
Gözyaşıyla örülen saf ışıktan kaleler Kuşattı yeryüzünü çevre çevre nur artık Burada yetişiyor gül sümbül ve laleler Kayboldu yüreklerde açılan derin yırtık Kuşattı yeryüzünü çevre çevre nur artık
Gülden gelen rayiha kuşattı yeryüzünü Istıraplı olsa da kutsal mı kutsal çile İnsanlık en sonunda buldu yine özünü Cihan değerler üstü değerlere hamile Istıraplı olsa da kutsal mı kutsal çile
Yeni bir dünya kurmak umuduyla açılan Bu kutsal mekânları yapmak ne güzel gaye İlim irfan yuvası yalnız Kevser içilen Işıktan yuvalara tuğla olmak ne paye Bu kutsal mekânları yapmak ne güzel gaye
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yeni Bir Dünya şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Yeni Bir Dünya şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Kötülerdeki cesaret iyilerde yok neylersin. Çiğ süt emmiş insanoğlu, nankörlük diz boyu, unutmak ne büyük bir gaflettir… Lisedeki Tarih Öğretmenim Yugoslav göçmeniydi ve Osmanlı'nın o diyarlardaki hizmetlerinden hep övgüyle bahsederdi.(Hâlâ Osmanlı'nın armağanı alt yapıyı kullanıyorlarmış nice şehirlerinde) Peki sonra koca bir milletin sonu ne oldu! Bedeli hepimizce malum; ihmal edilmiş, fakir kalmış bir Anadolu nihai yurdumuz oldu… Barışta ter dökmeyen savaşta kan döker ve elbette sancak düştüğü yerden kalkar. Yeni nesil milli kimliklerini bir kenara bırakmadan ve tarihinden dersler alarak inşallah ceddine layık olur… Yüce Allah; rızasını kazanmak için ter döken kullarını mahcup etmesin inşallah… Tebrik ederim üstad. Gönül dolusu selam ve sevgilerimle…
Lisedeki Tarih Öğretmenim Yugoslav göçmeniydi ve Osmanlı'nın o diyarlardaki hizmetlerinden hep övgüyle bahsederdi.(Hâlâ Osmanlı'nın armağanı alt yapıyı kullanıyorlarmış nice şehirlerinde) Peki sonra koca bir milletin sonu ne oldu! Bedeli hepimizce malum; ihmal edilmiş, fakir kalmış bir Anadolu nihai yurdumuz oldu…
Barışta ter dökmeyen savaşta kan döker ve elbette sancak düştüğü yerden kalkar. Yeni nesil milli kimliklerini bir kenara bırakmadan ve tarihinden dersler alarak inşallah ceddine layık olur…
Yüce Allah; rızasını kazanmak için ter döken kullarını mahcup etmesin inşallah…
Tebrik ederim üstad. Gönül dolusu selam ve sevgilerimle…