12
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
3104
Okunma
Kurdun biri netteyken bir kuzuya denk gelir,
Niyeti bozuk belli, pis yüzüne renk gelir.
Koç resmi bulur hemen kişi kartına ekler,
"Merhaba" der: Kuzuya, sabırla cevap bekler.
Kuzu bakar, bu bir koç; kelle kulak yerinde .
Hoşlanır, cevap verir; gülücük üzerinde.
Havadan sudan girip, kurt kuzuya kur yapar.
Güzel tatlı sözlerden kuzunun aklı sapar.
Koç zengin olduğuna kuzuyu ikna eder,
Güzel mesajlar atar, "Sana aşık oldum" der.
Kuzu kurda tutulur, bir anda gönlü kayar.
Hayalindeki koça, sonunda olacak yar.
Kurdun gözleri parlar, ağzından sular akar.
Kürdanla tuz hazırlar, böylesi çok can yakar.
Kurt cebini verince, kuzu hemen kaydeder.
Telefon edip kurda, "Sesini duyayım" der
Sesini değiştirir, kuzu kördür aşkından .
Böylesi kurt olanlar, faydalanır şaşkından.
Buluşma teklif eder, kuzu hemen "Evet" der.
Güzel bir çay bahçesi, buluşacakları yer.
Kuzu erkenden gelir, kurt bir yere gizlenir;
Kuzu habersiz garip, kem nazarla izlenir.
Kurt, cepten mesaj atar: "Bekliyorum kapıda "
Kuzu çıkar kapıya, o an yutar, hapı da!
Kuzu bakar; bu bir kurt! Koç görünümlü hain ,
Kaçmak ister nafile, yakalar onu lain.
Kurt kuzuyu yakalar, yalvarıp dursun kuzu;
Sevincinden pürtelaş, üstüne eker tuzu.
Yalvarsa da dinlemez cani kurt yutar onu ,
İşte körpe kuzunun, böylece gelir sonu.
Koç görünen çok kurt var, maske gerçeğe duvar ;
Müsait ortam varken, kurtlara hep şenlik var!
Asma kabak bal kabak, farkını görmek gerek.
Uyuyan gafillere, eğitim vermek gerek ...
Kuzu kurt oldu artık, kurtlandı eski kitap,
Netteki kuzulara, küpe olsun bu hitap !
Murat CANBOLAT