Sevdasız HarcanmışlıkAynı ağacın iki yaprağıydık, sen ve ben Aynı fırtınada sürüklenemedik Ama aynı dünyada kaldık hep Hep yalnız Hep hasret Hep korkarak yaşadım yalnızlıkları da, hasretleri de… Ayrı kalışlar hiç üzmüyor artık. Neden bilmem Ama hiçbir acı ile sarsılmıyorum Sadece Her yaprak dökümüne acımayla bakıyorum Başlayan sevdasızlıklar yüzünden… Sevdasız harcanmışlık Saatlerin yüz karası Oysa saatlerin icad edilişindeki maksada binaen Yelkovanla akrep sık sık buluşmalı… Bizimki bir saatte akrep ve yelkovan olma durumu Sıkça ayrılmak Arada sırada buluşmak Ve bir bebeğin genlerinde harmanlanmak… Yaprak dökümü, Sevmenin sonu mu ? Değildir tabii ki… Yoksa Güneş kışkırttıkça bedenim, Nasıl taşırdı Sevmeye meyilli yüreğimi? Kaybettiğim aşklarımı Toplamaya gidiyorum bıraktığım yerlerden, Bir fırtınanın eşliğinde. İyi ama, niye seviniyorum? Niye anlayamıyorum ki, Aşklar, eskiyince biter… Hep yaşadığım korkular nereye kayboldu? Ne zamandır unuttum tedbirli olmayı? Nasıl umutlandım böyle? Bu aptalca umutlar hangi şehrin yollarında aklımı aldı? Sen mi seslendin, gel diye?... Beni sensiz bırakmaktansa, umutlanmalıyım sanırım. Geliyorum işte, tam bir milyon kere bir milyon umutla… Kazanmayı unuttum bu kez ayrı kalışları hatırlıyorum. Neden bilmem Ama hiçbir ayrılıkla sarsılmıyorum Sadece o acımasız güzelliklerin nasıl oldu da kıymetini bilmemişim? hayıflanıyorum… |