arş ve yaşarş ve yaş ellerin yeterse bana vitaminli bir bulut al seni sakınan bir parmak ucudur kalbimdeki sessizliğin sesidir gözlerim ötesi’n berisi’n vardiyalarında dudaklarım yalnız yaşıyan bir geceye gitti şahin bakışı oradasın diye bir mavi denizi harcadı dünya yaman adam köstebekli bir ruhumuz vardı onu da parçaladı ! serilme il’e sevişmeye kaç günümüz kaldı? söyle nerede şimdi altın gümüş fark etmeyen yağmurların ağırlaşmış karnı doyur beni bu akşamüstü kurumaz çocukluğun eşref kanı! sevgilim yemindir her sancı bir başka doğuşa ismimi oradan alırım sana veririm yeterse sen de al bana çıkarız üstüne eskisi gibi gök bizim yer bizim es deriz tanrıya yolculuk kuvvet izi kalırız çok delinmiş bir şarkının saçlarında. kut’ ve zem yorgunluğun adil yanı mı dil ve sen Allah’ın bana inen âyet payı! ferfecir korkular yanıltıyor ağzımda gülümseyişin kuş baygınlığı bir gülünçtür tavan hiç tersinden geçmişine kalkmadın mı? bildiğimi bilirsin her şeyi isteyişin eksikliği kur’maca bir şeytanın haritası sende varmış kururmuş güller de aşarken ip cambazı! cumartesi ve ellerin Pazar arsızı bana vitaminli bir ömür al özledim! özledim ve özledim hem de n’ası’l! Payanda |