Eksik Siraç
Dökülmüş gayrı yapraklarımın goncası
Gün görmemiş baharın ayazıyla Virane esen hazan rüzgarlarının eteğinde Savrulup gidiyor ömür, durmaksızın Eksilmiş sayfaları yaşamın, isimsiz renklere boyalı Göç ederken hayattan her gün yeni bir iz Mevsimine uymayan karlar düşer yüreğin üzerine Sevda üşür, üstü başı yamalı İklimsizim, soğuğum sıcağım belli belirsiz Güneş dargın, yağmur kuru Çorak ayrılıkların esiriyim Yersiz yurtsuz, toprağına veda düşer Hasretlik kurutur tohuma düşen hasatı Mart karası gözlerin yağmuru, yeşertmez Susamış yüreklerin adında harmanlanmış aşkları Sömürürken tamamlanmış yanları insanın Eksilir, çoğalmadan elde düşme yanları Sarıya boyanır baharın adı Söylenmedik gizli sözlerin uğultusuyla Soyunur acılar, tenden ayrı Yalancı ayrılıklar kaplar, yüreğin seven yanını Oysa doğacaktı yeni güne, yeni baharlar Kokusu avuçları yıkarken Posası çıkmış gönül sızısından dökülür Sevebilme ihtimalinin, en sadık adı s.ç |