herkes içindeki insanı defnetmeye başladı her gün biraz daha...
hiç evlat acısı yaşayamayacak olan bir adamın bağrına saplayıp babasızlığımı
yorgun bir maziden sürükleyerek getiriyorum kendimi ardımda ağlayan mevsimler/sızlanan çiçekler bırakarak yas tutan yılların kamburlaşmış sancısını taşıyorum sırtımda
veremli sevdalar şehrinde özlemler büyütürken o’na dair arabesk şarkılardan şifa aşırırdım/şiirlerin hatırını çiğneyerek kibrit kutusunun içine sığdırılan genç bir aşk’ın portresini cenazesinin çıktığı her evin duvarına kanla çivileniyordu
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Helak şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Helak şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
'' gerçek mermiler,'' dedim, ''kim bilir nereye düşer. savaş alanında sadece boş kovanlar ve ölüler kalır.''
''-ölüme açınca gözlerini bebekler, umudun memesinden direnç emzirilir, alınlarına da ''onurun çocukları'' diye yazılır ve vuruldukça çoğalan çocuklar hep vuruldukları yaşta kalır''
Duanız ruhunuzun aklığın da avuçlarımdan gözlerimden hep secdeme düşenlerdir Şair Ahınız hicranıma karışırken bir beyaz güvercinin kanadında sabıra koşarken fısıldadım mısralarınıza yüreğimden kopan bir vaveylayla ölüyü diri yapan Mevla'nın kötüyü de iyi yapabileceğini biliyorum.Dilerim diyorum dilerim... Eşsiz dizeleriniz ve kıymetli gönlünüz bu çağ yangınında hala insan ve çocuk gönüllerin varlığını sundu teşekkür ederim usta mısralara saygılarımla...
''düşmanınıza sevgi yönünden yakınlaşınız.. onun içine girersiniz. sonuç, sevgiyi kullanma seçiminize kalmıştır. yıkmak için saldırganlıkla kullanırsanız, düşman dağılır ama düşmanlık kalır. yapmak için iyilikle kullanırsanız, düşmanlık dağılır, insanlık kalır.''
bazen yazmak istersin lakin tam yerine konduramasın söyleyeceklerini buda işte öyle birşey ben sükutla okudum ve çokca tebriklerimi bıraktım yazan yüreğe saygılar
Elindeki kanlı bıçağı ihtişamla kaldırıp şöyle demişti uygarlık...,,,
- hadisenize ben inti'kâmımı istediğim gibi aldım! siz de arta kalanlardan faydalanın! payınıza düşeni gelin! alın!
var mı içinizde benden yüreklisi üstüm başım kan ve şek ve ben evet ben yeterince bahtiyarım!!
Biri geldi. Mor elini ladırıp lisanınca söyledi, , imanını tazeleyip geri döndü.
İki kişi daha varsa da yüzlercesine duyurulmuş çağrının azametinden ürkerek yeniden düşünüp anlamlandırmaya yönelen sağduyunun yanında hizalandılar.
Bilirlerdi ki
Bismillahsız bıçaklar kesemezdi hiç bir kurbanı da bu bilinmeyenlerden ve anlaşılamayanlardan yalnızca biriydi.
/Gözünü kan bürüyenlerin teskin edilemediği takdirde kanın oluk oluk aktığı binlerce sabaha uyanacağı için İNSANLIK mübarek bir koç ile mükafatlandırılan ibrahim ( as ) ın Allaha karşı duyduğu '' ihtiraslı bağlılığının'' dahi gemlenmesi adına muhteşem bir mesaj olarak alınmalıydı.
Ki öyle de oldu ve olacak.
Kurbanın hak sahiplerine taksimi o kurban için önceden bir sözleşme gerektirdiği gibi vekaleten hazır bulunma prensipleri hiçe sayılınca ve dahi kurbana eziyetler artırılıp onların kesimini izleyen hassas yürekli insanlar açısından da yerterince önlem ve önem atfedilmediğinden gerçek amacını aşan şartlı şartlardan biri ziyan u zebil edildi/ edilmektedir.
Tıpkı neye ne için ne denli inandığını tam olarak anlamdıramayan gelişmiş dünya insanının, hava ve heves takıntıları gibi sıradanlaşmış bu ritüel azımsanamayacak denli ibretlerle amacın aslına kurban edilmekle ancak ve ancak yanılacaktır.
Şiirle ne oranda nasıl bir akrabalık kurduğumu şu anda cidden bilmiyorum. fakat biraz sonra yeniden bakacak kadar şanslıyım.
veremli sevdalar şehrinde özlemler büyütürken o’na dair arabesk şarkılardan şifa aşırırdım/şiirlerin hatırını çiğneyerek kibrit kutusunun içine sığdırılan genç bir aşk’ın portresini cenazesinin çıktığı her evin duvarına kanla çivileniyordu
kavmini terk eden bir peygamberin tövbesi ile açarak avuçlarımın içini
-savaş zanlısı aklımı/ve taraf tutan yanımı helak et tanrım…-
selam nasılsınız hayırlı günler dilerim işlerin yoğunluğundan pek zaman olmuyor sayfanıza bazen uğrayamıyorum kusuruma bakmayın zaman buldukça geliyorum yine güzel ve anlamlı bir çalışma okudum sayfanızda yürek dert keder görmesin selam ve saygımla dost ça kalın hayırlı cumalar............
Bazı şiirlere yorum yazmak gölge etmek gibi gelir bana...işte bu şiir de öylesi güzellikte bir şiirdi...doğruları haykıran kaleminiz, yüreğiniz var olsun değerli şairim...her daim şiirle, sevgim ve saygımla...
şiirin özüydü barış ve huzur. Bu duygu ince ayarla harika bir tarzda dile getirilmiş. Çok beğendim.Bütün kalbimle şiirin özüne katılıyorum.. Başka söze gerek yok. Tebrik ediyor selam sevgilerimi iletiyorum.
hayatın en acılı ve sancılı yerinden gelen ve seslenen duyarlı yürektir Cömert Yılmaz...şiir insanın sadece algılamasıyla sınırlı kaldığı müddetçe, gölge düşürmek isteyenler ve önyargılı söylemler olacaktır...hele ki düşünce ve fikir özgürlüğüne hâlâ saygımız yoksa ...
her zaman ki gibi dolu dolu yüreğinle geldin...sanma ki rüzgâr aldı süpürdü hepsini...bilakis tomurcuklarını açıp yüreğimize; boy boy, renk renk çiçeklerini verdi şiir...
"-savaş zanlısı aklımı/ve taraf tutan yanımı helak et tanrım…-"
Duana amin demek isterdim ama ne yazık ki Cömert bu dua kabul olsa memlekette neredeyse insan kalmayacak..O yüzden helak yerine herkese, hepimize Rabbim basiret versin diyeceğim ben...
Öylesine çok insan ve düşünce grubunda arkadaşlarım var ki uzaktan gülümseyerek izliyorum..İrdeliyorum.."insan" dediğin de kimse mangalda kül bırakmıyor..herkes evrensel düşünceye sahip, herkes barışçı, herkes müthiş iyi niyetli, aç bir sinelerini çiçek çiçek buram buram insanlığın anayurdu kokuyor...
Hal böyle ise neden herkes bu kadar iyi ise dünya böyle yaşanmaz halde..Neden her gün insanlar ölüyor açlıktan işkenceden ..son günlerde öğrendim Afganistan da insan ömrünün ortalaması taş patlasın 40 yaş, Etiyopya' da da şaşıracaksın benim gibi kahrolacaksın 20 yaş..20 yaşına gelen birine bunun bir ayağı toprakta çok yaş yaşadı çok boy boyladı çok soy soyladı gözüyle bakılıyor..
Şu evrende ağlayan her çocuğun gözyaşının sebebi benim, şu evrende tokluktan çatlayan açın hakkını yiyen her aç gözlünün eline ekmek veren de benim..kurşun sıkana kurşunu uzatan el... vurulanın böğründeki yara da benim..Ah bilsek Cömert..Bir bilebilsek..Nerde onu bilecek idrak bizde..neden göremiyoruz
O barış barış derken yüzünde binlerce barış dökülen kardeşlerim, barış ne zaman biliyor musunuz; barış sizin gibi düşünmeyen sizin doğrunuzu yanlış bulana da saygı gösterip, Onun da bakış açısı bu diyerek barışla yaşamanız gerektiğini anladığınız zaman..Ama bakıyorum herkesin barışı kendine müslüman..dey bakayım ucundan düşüncesine...Değ de bakayım..tepkiyi gör nasırına basılmış gibi feryada düşer arkadaş iliklerine kadar irkilir..Nasıl olur der ,nasıl böyle düşünebiliyorsun der.. Onun gibi düşünmüyorsun diye ne ilkelliğin kalır ne zihniyeti bozukluğun ne de koyunluğun...
Bu millet acılarını bile bölüşmüş madımak bilmem kimin, başbağlar ötekinin, şehit birinin terörist diğerinin...Var mı böyle bir zihniyet ya.. Hepsini ayrı ayrı kınıyorum bu coğrafyada akan her damla kan bizim yüreğimizden damlamamışsa, bir diğerinin acısı diğerinin gözünde ötekileşmişse, bu ne bozuk bir zihniyet.. Bir insan "falan yerin acısı ülkemin acısıdır " desin, acıyı bölgeselleştirsin ve kalkıp bana barıştan söz etsin..
Tek düşüncesi onun; yiten giden zavallı insanların geride kalan acılarının ardından kendi içinde beslediği düşmanlığını semirtecek bir yan bulmak ..ve daha çok kan için birilerini kışkırtmak..böylesi "acısını "küllahıma anlatır ancak..
ne zaman diyecek hepsi benim acım o zaman ben ona inanırım cımbızla seçip şu şu benim acım diyen iki yüzlü kendini kandırır ancak ..
Şiirdi Cömert insan yanıma çok dokundu. Allah ülkemize ve tüm dünyaya huzur barış ve gerçekten sevgi versin..Sevmeyi bilen yek diğerini her koşulda kabullenmeyi de öğreniyor..ötekileri sevmiyoruz biz.. ne akan göz yaşları, ne kan, ne feryatlar bizim kalbimizin katılığını yumuşatabiliyor..Eğer bu çirkin kalp katılığından kurtulup evreni bir anlamda kuşansak o zaman dünya yaşanacak bir yer olacak..Olur mu bilmem ama kendi adıma inanmıyorum .. keşke her yürekte sevginin yeşereceğine umudum olsaydı.....
Allah razı olsun senden kalemine zeval gelmesin...Sevgiler selamlar
Esmize - Perihan Kılıç tarafından 9/1/2012 1:01:09 PM zamanında düzenlenmiştir.
''herkes içindeki insanı defnetmeye başladı her gün biraz daha...''
Ve..
Büyük Usta Can Yücel'in dediği gibi; "En uzak mesafe ne Afrika'dır, ne Çin, ne Hindistan, ne seyyareler, ne de yıldızlar geceleri ışıldayan... En uzak mesafe iki kafa arasındaki mesafedir birbirini anlamayan..." lar oldu
-savaş zanlısı aklımı/ve taraf tutan yanımı helak et tanrım…-
seni yakından tanıyan bir dostun olarak, bu duaya yakışır şekilde düşündüğünü ve yaşadığını biliyorum.
içindeki insanı hiçbir şartta öldürmediğini, güzel ve büyük kalbinin her daim insanlıktan ve barıştan yana olduğunu, ve bunu kendine yaşam felsefesi haline getirdiğinin şahidiyim ben.
şiirdeki her satır öyle yerli yerinde ki, bu şiiri ancak CÖMERT yazar dedirtiyor.
gönülden kutlarım sevgili şairim varolsun güzel yüreğin.
Bir Tanrı'ya bakıyorum bir de insanlara. Bir O'nun kurallarına bakıyorum bir de onlarınkine. Cehennem nasıl da çekiyor hepimizi içine. Başka da bir şey diyemiyorum.
özür diliyorum sayın Yılmaz yeniden gelmek yeniden yazmak çok kaba belki lakin "haksızlık karşısında susmakta dilsiz şeytandır" unutmayalım...
yalnızca bir kaç kelam son gider ayak.
şiirin başlığı "helak"
ne anlarsınız bundan! ne düşündürür veya size "akletmezmisin düşümezmisin" derken yüce "yaradan"
sorsam size bu gün sorsa size yarın mutlak gelecek o gün o RAB
Adem Kürt"müydü ey insanlar, tanıdınız mı ? güneş kokan bir delikanlı gibi mi yürürdü,sarıldınız mı? peki "Havva" revnak bir gökmüydü,gördünüz mü? gezinen salına salına,sevdiniz mi hakkı ile?
körmüydünüzyoksa onlar size "Hay" derken siz birer ölümüydünüz
büzüleceksiniz küçüleceksiniz deriniz sizi yakmak için ,çıldıracak o gün yeminle insan kendine ihanet eder mi hiç? hangimiz kendi ipimizi kendimiz çekeriz!
gözleriniz,elleriniz,dilleriniz kalbiniz köpük köpük PİŞMANLIK kaynayacak. yalvaracaksınız O"na at bizi dünyaya yeniden diye bir daha...
Allah bir kere konuşur ama,O"nu bir ikinci sözü yoktur asla. tıpkı cennetten Attığı ATA/ANA gibi...hanginiz Adem"i inkar edebilir ki?
nice kavimler geldi geçti, bildiniz mi? nice dünya yıkıldı,yok oldu,yeniden inşa edildi depremler koptu,Mikail yerin damarlarını çekerken bir bir,toprak insan yuttu.
seller baş kaldırdı,gökyüzünün gözleri Allah diye b/aktığı için TUFAN yuttu iki başlı o adamları,tam 900 yıl süren bir tebliğde dokuz kişi kurtuldu yalnız...
her çocuk öldüğünde bir Anne yüreği yıkıldı
tıpkı KABE gibi...
bu gün insanlığı kanatanlar baktınız mı,Kabe"de adınız yazılı mı? elbet hayır. kan ile ibadet olmaz,kin ile Mevla"ya gidilmez... bu yollar,bu şehirler,bu can elbet size bir emanet. geldiği yere gibi dönecek bir gün, şaşmayın sakın o gün!
her kavmin bir inancı var her kabilede bir din var
söner Kisra,uyanır "ninova Ağlar Yunus balığın karnında kırk tövbe ile ulaşır sonunda Rabbine
Nuh gelir,Davud çağırır,İbrahim yakılır,ismail kurban edilir....
Süleyman yönetir,Harun kuşatır,İsa konuşur,Musa baş kaldırır...ve bir diğer Peygamber,bıçak ile kesilir...
insanoğlu KATİLDİR!
ve Allah ayet indirir...İnsanoğlu NAN/KÖRDÜR!
yer yüzü bir sevgili gördü,parmakları aşk dedi...
O"nu elini tutan selamete ulaşır ancak...
sayın ki Allah bu gün emretti şimdi,al bunların canını "Azrail" dedi ve yarın açılacak iki gözü birbirine asla göstermedi...
bütün ölülerin gözlerini açın şimdi ırk davası görülsün bu gün... hanginizin gücü yeterki...ölüler konuşmaz mı,onu birde mezara sorun!
tokmağı vurun toprağa! davalı ve davacı Habil ve Kabil soyu
Adem evlatlarını sayacak bir bir...isterseniz kabul etmeyin
Allah"ın dediği gibi
o g ü n ç o k y a k ı n
kimse dindar olmak zorunda değil,kimse Müslüma olmak zorunda değil kimse kimse kimse "kim "olmak zorunda değil!
ama herkes"insan "olmak zorunda...
Allah"sız ölmemek için gelin Allah"ı sevin...
yoksa Allah sahip çıkmaz Fecr"e yemin!
ilk faşist,ilk ırkçı ŞEYTAN Şeytanın bile umudu var belki yaptığı bir secde için
peki ya bizim!
her dili susturacak bir kaç Ayet yazmayı çok istedim fakat şu saat araştıramadığım için yazamıyorum bu yorgun aklmın ise,hata yapmasından korkuyorum...
Lavi_(n)_Su tarafından 9/1/2012 4:08:31 AM zamanında düzenlenmiştir.
Bütün sözlerinize sonuna dek katılıyorum, Allah'ın bir emri yeter bütün dinlerde : Öldürmeyeceksin. Şiirde bile kan görmek istemiyorum. Her ne kadar ölümlere alıştırılmaya çalışılsak da. Sevgi, insanı sevmek yeter. Sevgisizlik birbirimize düşürüyor. Ah, kardeşimizin gözleriyle bir bakabilsek. Karşıdaki karaltının da bir "can" olduğunu kavrayabilsek.
Sevgili Lavi_(n)_Su Tanrıya bende inanıyorum inanmasaydım yaşamın anlamı kalmazdı
İnsanları dili ırkı dini teni yüzünden dünyada milyonlarca çocuk yetim kalmakta bir o kadar da çocuk annesiz babasız kalmakta.Bu kadar zor mu saygı duymak. Bir türlü beyinler arası frekans sağlanamıyor, halbuki çok basit herkes herkese saygı duysa düşünen insan olarak bitecek kan çiçekleri.
"Doğa tarafsızdır. İnsan doğadan güç alarak dünyayı çöle, çölü de yeşilliğe çevirdi. Kötülük atomun içinde değil, insanların ruhlarındadır." Immanuel Kant
geldiğim yerde önce topraklarımız alındı sonra bedenler köle olarak kullanıldı bu yaptığınız saygısızlıktır.bu yüzden yeryüzüne barış bir türlü gelemiyor. herkes düşüncesinde serbesttir. sizin gibi düşünenler yüzünden her yer ağlayan çocuk sesi ile çınlıyor. genetik mühendisi olarak sizin gibi insanların genlerini değiştirip yeryüzüne barış sağlamak lazım.
tekrar saygıya davet ediyorum. düşünce özgürlüğüne set çekemezsiniz. ki dediğiniz gibi olsa bile bundan size ne. sizde savunduğunuz her neyse kaleme alıp dökün.
-savaş zanlısı aklımı/ve taraf tutan yanımı helak et tanrım…- ve günün şirini yüreğimle kutluyorum dizeler bir birini çatlatırcasına ahenkle dans ediyor hocam yüreğinize sağlık saygılar.
Saygıyla...