ellerini hüzne bağladığından beri gece herkes birşeyler anlatıyor kulağıma saklıyorum sızımı üstü örtülü tenhalarda derin çizgilerimde ne gizler taşıyor kent dul kalıyor suskular deli yosunlar
devriliyor yüzü Annemin ruhumun ağacına
yıkılan her göz mor çığlıkta aynalara gülümserken ölümü öpüyorum bir o kadar da karanlığı durmadan boş bir kayıkta sürgünüm özgürlüğe şehrimde çocuklar ağlar yalnız adamlar...
yağmurun indirdiği güller kapatırken penceremi uslu kelebekleri dinliyorum küçük ayazlı sevgiler dökülüyor vakti gelen baharda uzun yalnızlığa yangınlar çıkıyor şarkılardan incecik sulardan... umudun tohumunu saklayamayan güneş oluyorum sis sarkıyor kuyulardan uçurumlardan mavi oysa kanatlarımda taze sevinçler deli düşler...
çatlayan dudaklarımda soluk alırken öyküsü susmuş anılar toprağı dövüyorum çünkü tanıyorum bulutları akılları beyaza boyanan sesleri kara ve sarı yüzleri sonra uyuyor ölümler gökyüzünün renginde yılgın gölgelerde
her sözcüğüm boşlukta sallanan gövde nasıl anlatsam Anneme korkular sarıldığından beri selamlara ve sabahlar kırbaçladığından beri mevsimlerde
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
boş kayık şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
boş kayık şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Hiç bir şey umulduğu gibi olmuyor malesef.Taze bahar dalları çiçeklenmeye dururken aniden yağan bir dolu kırıveriyor döküyor tüm yaprakları, bulut beyazına sarmalı ipek dokunuşlar bir şimşek kılıcını bileyliyor bilmeden ...
sonu korku, sonu endişe, tüm kapıları açacak candan bir selama arkası dönük gider koştura koştura önceden bedelini çok ağır ödeyen yürekler...
Şehrimde çocuklar ağlar....iç burkan dize...
Tebrikler.