Esprisi Tufansız
kaldırımlar ayaklarıma isyandaydı
değişik kentler aldımdı koynuma sabah erken uyanmalar maviliklerle sözleşmeler en katı filozoftan daha düşlü daha düşünceli altı üstü hayattı işte doğumla ölüm arasındaki o en ironik tatilimizdi... saygın koşuşturmalarla tanıştığımı bugüne kadar hiç söylemedimdi sizlere sayın bayanlar baylar bir gece rehavetiydi benimkisiyse soluğum kesilmeye başlayanadek laciverdi bol bir kederde esprisi tufansız kadife huylu bir sevgiydi... evlerin gözleri yaza iri iri açılırdı köylü pantolonlarımızda ekşi erik depoları pazar konserinin ardından kovboy fimleri ardından akşamı karşılayan sıkıntı yaprak dökümüyle perde... nergis kokuları depoladımdı sana... hâlâ seviyorum çamurlarda oynaşmayı... sokakların en eski hallerini özledimdi orda da kaldım siyah beyaz film anılı şarkı sözleri ezberlemeye çalıştımdı kara kuru kıvırcık saçlı mahalle aşkıma şimdi nerde bir sessizlik bulsam orda tüm heyecanlar kara kuru gökyüzüne bakıp haşarı romanlar yazdımdı... yolun sonu yakın derler de inanmazdımdı hani bizim için bitmezdi yollar taş toprak bütün pası dünyanın kuşların göç serenatı kışın acı feryadı göğse çöken kabusun ortası hani bizim için bitmezdi damlarım yağmura ıslak soğuk ve dumanlı sevdaları hani bizim için "bizim için" demek bitti mi ki usta... kağan işçen... |