Aydınlığa Varır YollarŞiirin hikayesini görmek için tıklayın aydınlık neyin oluyor senin
gökyüzü akraban filan mı beni bulur bulmaz gözlerin şimşek çakıyorum yalan mı yüzünde yalazını gezdirdiğin saçlarından tutuşmuş orman mı akla ziyan bir şey elektriğin ATTİLA İLHAN
Susmak gizli ihanettir
İnsanın kendi benliğine Kapanan yaraların izini Sarsa da tendeki et Çoktan yerini alır Serbestçe Yeni acılar Bazen özlem sarıya boyar baharı Yazın yeşil rengi, siyaha çalar Hasret bu ya Kurutur çiçekleri dalında Eritir buza dönmüş suları Kim bilir Hasret ne derin yaralar açar Kavuşmalara dönmezse adı Derin yollar uzanır Şehirlerarası birbirine Saatler geçmez Vakit ermez umuda İki kaşın arasına düşer Sabırsızca Bekleyiş telaşı Beklenen muradın Vakti ermez umuda Feryadına tutunulur Sıkıca Mahşer yerine döner yürek Ya bir ses ya bir haber Bekler durur Tabibi olmayan derttir kara sevda Dünyada bulunmaz buna çare Dermanı bir tek, olur yarda Bekleyiş mucizelerde son bulur Aydınlığına erdiği anda Efkâr atılır derin sulara Yüzde gülücüklerle son bulur Avuçlar sarılır birbirine Susmadan söylenir ’’Ne çok özledim seni…’’ s,c |
Yüzde gülücüklerle son bulur
Avuçlar sarılır birbirine
Susmadan söylenir
’’Ne çok özledim seni…’’
o dur her halde güzellik sevgilerle....