İçimderüzgârların içimde ateşler savuruyor uslu çiçekler gibi dingin bekliyorum kuşlar havalanmalı,kuşlar havalanmalı dağılmalı dumanlar bu boğucu havadan dağlar törpülemeli ucunu sokulup durmamalı tohumlar derinlere bin çiçek patlamalı bir çiçek ağlamalı denizlerim içimde dalgalar sarmalıyor ufukta çizgi kalem gözlü bir güneş açıyor yorganını ıpıslak dalgaların bir oğlan ıslık çalıyor,kızın gözleri nemli dil çıkarıyor oğlana yaşamak buysa ve bayram buysa ciğerler kavruluyor kapı önlerini tutmuş kediler önleri tutulmuş kediler ateşlerim içimde rüzgârlar savuruyor kızıyorum uslu uslu çiçeklere,kızlara bir gül bırakmıyorlar eteklerinden gençlerin ellerinde rakı kadehi, oyun kâğıtları kitaplar okunmuyor işte anarşi korkmuyorum ateşim de var rüzgârlarım da uçmazlarsa uçururum kuşları uçururum kuşları 21. 4. 1992 / Nazik Gülünay |
Limon tadında bir bardak gözyaşı.
Ve suni tenefüssle beklerken kapıda.
Ben acıkırım ögleni beklemeden.
yüreginin hissettigi yerde olman dileklerimle kal dost
saygılar