daireseldurgun bir siyah perdesi ve gölgesi geceye karışmış paramparça -yanılgı- dizlerin bağı çözük ikilemler çoklamlaştığından beri yıldızlar da sökük geceden gözlerden -elbette yürekten- gece gölgelerde sözcüklendi gözlere dönemedi -yangınlarla- masum masallar yok artık çığlığı burkulan damlalar hüzünlü şarkılar masal gerçek çok daha başka yüzleşmek de sükunet de -el verdiğince- yağmursuz çöl gecelerinde saçlarımı çözen ölüm fısıltısı dalgalanır gelir fırtınasız kıyıyı dövmeden derinden -ağlamaksız- gözleri gölgeleri incitmeden gitmeli düşer ellerim nefesim bir basamaktı seslerin yankısızlığı varlığın yokluk notası bulvarlardan papatyalarla geçen gövdesiz kalabalıkların vurulmuşluğunda bir siyah nota -nokta- |
.