Sessizliğim Kadar; Sensizliğim…“Sensizliği dinliyorum, tüm kalbimle, Sensizken ortalık ne kadar sessiz, Buruşturulmuş hüznün sesi değiyor yüzüme, Yüzüm sessizleşiyor, Sonra ellerim… Bir şarap kırmızılığında bıraktım yüzümü, Saçlarımın arasına sakladım. Saçlarım şarap kadar ıslak, Yüzüm kansız… Şimdi oda dolusu susmak yakışır hüzünlerime, Uzaklara, çok uzaklara bakmak yakışır, gözlerime, Yakınımda değilsin ki, Bu yüzden en çok hüzün yakışır yüzüme… Kaç gün beklenir daha böyle en uzunlarından, Peygamber sabrıyla, Çalınan kapıların her açılışı, bir hüsran, Hayal kırıklığıyla… Sensizliğim sessiz en çok, Sesime ihtiyacım yok, Sesin olmadan sesim uzak, Sensizliğim kadar Sensizliğim…
Gökyüzünde özgürlük şarkıları söyleyen güvercinler kadar sessizliğim, Serbest artık sensizliğim… Uçurumun kenarında bedenim, Gözlerim boşlukta, gözlerim uzakta… Gözlerim yok… Gökyüzüne saldığım hüzünlerin peşinde gitti, Geri gelmeyecek, Çünkü çağıran sesim yok, Sessizim, Sesin yok… Gri bir gölgeyim satırlarda, Karanlıkta beliren, Aydınlıkta kaybolan… OnBeş-Mayıs-İkiBinOnBir*17:00 Nevin Akbulut |