Bitmeyen Masal
Bitmeyen masalım
Sevda aşım Aşka isyanım Dertli başım Gençlik dedikleri; daha Yirmi beş yaşım Saçıma düşürdüğün kar beyazım Hani gidenler yüreklerinde sevgiyi öldürür… Demiş ya şairin biri Sen Sevgimizi öldürmedin de… Ben… Beni boş ver Ben değişmedim, değişemedim Değiştiğini zannedenler değiştirildiklerinin farkında değildi Sen hayatımın manası Şu gönlümün en derin yarası Bilirim Gitmek… Gidenlere yaraşır Peki, sen giderken sana niye hiç yakışmadı Kokun hala gizli kalırken bende Görmüşüm… Düşmüşüm… Sensizliğin kahrına Yaşamın kıyısındaki karanlıklarda tükenmelerdeyim Şimdi… İstiklal caddesinde nereye gittiğini bilmeyen kalabalıklar gibiyim Bilmediğim sokakların köşe başlarında durur Ve kaldırımlarında yalnızlığa yürürüm Sen başıboş sözlerin gurur bekçisi Ben karanlıklar içinde kalmış, sanki bir deli Konuşamam Dilim lal... Sanki kilit vurmuşum Bilirsin bir o kadar suskunum… Bu yüzden suçlanmalarım baskın yedi Sana olan sevgim bir çocuk kadar masumken Sen aşka göz, yalana söz değdirdin Sen hayat denilen O büyük ummanda batırdın Hem kendini… Hem beni… Seninle kaybolup gitti, gönül teknesi Beynimde kurguladığım masal İtirafsız güzel yaşanmışlıklaraydı Düşlerimdeki sahte mutluluklar diyarında hayallerdeyim Bizimkisi bitmeyen bir masal Söylesene bu sevdanın neresi illegal Neresi... Şimdi Nereye böyle Nereye… Ve Kime… Mehmet Emin Karademir |