Kelebekle Yarasanın Aşkıyok bu gece şimal yıldızı, deniz anaları var (onlar da pusuda) tehlikeli şiirler var bir de bir de son yağmurlar… az sonra erecek/aşk kokulu kiraz dalları var dudakları narsist eden iklim inatçı tıpkı çocuk alnında kırk derece ateş gibi ne d/üşüyor, ne üşütüyor -bir de senle biz varız aşkım…- yorgunluk halkalarım diri düşlerime rest çekerken ben budanmamış yaşlı sedir ağacı sen yepyeni bir otomobil kokusu soru sormamakla cezalandırma gözlerimi sözlerimi erken infaz etme ne olur asma yüzünü musallaya bak saat, yarımı geçti ve biz ağlamayı bile yalnız başaramadık velev ki.. heyecanlıyız gümrük kapılarında bekleşen sıla yolcuları kadar ya da bir grup görevi bitmiş göçmen kuş gibi aceleci adanıyoruz geleceğe ölümle dans edip bil ki yı(a)lansız köylere yerleşiyoruz bu gece en mahrem yerinden öpüp kaderi, en son çizgiye kadar uzanıp sevişeceğiz… kelebekle yarasanın aşkı gibi… Çiğdem Parlayüksel |
sen
yepyeni bir otomobil kokusu"
Bunu da duydum ya artık ölmem:))
Bir adamın yeni otomobil gibi kokması, ancak samimi bir insanın yüreğindeki ışıltıyla açıklanabilir...
Ömürsün şair ömürsün...