El- Vekil
Ferdin veya fertlerin, işlerini görmeye,
Tayin ettiği kişi ki, toparlayıp dermeye. Kendi zatında mutlak, kullarında mukayyet, Bütünüyle mahlûka, sonsuz vermemiş elbet. Kâinatta olanlar, sanılmasın şekildir, Varlıkların tümü de aynı zaman “vekil”dir. “Vekil” müvekkilinin, izniyle tasarruftadır, Sınırını aşarsa, vekillik olur sadır. Bu bağlamda hiçbir kul, Hakkı tayin edemez, Acizliğe düşmeden, “ben” der amma “sen” demez. Hakkı temsil ederek, onun işini görmek. Bu ilahi rütbenin, çok zor, hakkını vermek, Kulla kulun işine benzemez Hakkın işi, “Vekilimsin” demeye edep eder er kişi. İlk vekili bilmeye, delil olan hilafet, Kullarına verilmiş, demek ki ilk vekâlet. Yerince kullanmamış, ilk önce haram yemiş. Sonrada Âdemoğlu, yetkiye hasar vermiş, Ta ki ettiği zulmü, fark ettiği zamanda, Dönüp Hakka yalvarıp, yakarmış el âmânda. Asıl O, vekil biziz, vekâleti bindirmiş, Aczimizi ispatla, gökten yere indirmiş. Şeytana ve Âdem’e, demiş “0radan çekil” “Benim asli olanda, benim kendime vekil” Ancak arifleredir, buradaki incelik, Hiçbir kimseye vermez, O mülkünde melik. Her kim ki kendisinin, hakikatini bilmiş, “Hasbinallahü ve niğmel vekil” demiş. Tevhidi anlamadan, kolay değil bu deyiş, Evren kadar derindir, hem de manası geniş. Fakat idrak acizdir, dayanamaz her yürek, Önce Hakta yok olup, Hakla var olmak gerek, “Kim Allah’a tevekkül ederse ona yeter” Hükmünü Allah koyar, kulun kararı biter. Benliğinden arınmış, Salih olursa safi, O kullarına kâfi, kullarda ona kâfi. Ya Rab sen muhtaç değil, bizle sana muhtacız, Sen ne güzel vekilsin, sevdalıyız, müştakız. 27.02.2012…Mustafa Yaralı |
Duyarlı yüreğinizi yürekten kutlarim ..
Gonul sayfanızda muhteşem bır siir okudum Mustafa Hocam..
İmgesel temelli duygu ve dusuncenin girisim yaptigi ,,
Okurken okuru da icine alan bır duygu dalgası yayiyor..
Vurgulu ses cikislari ,, lirik betimlemelerle,,
İslenmis Degerli bır siir...
Tebrik ederim Mustafa hocam.. Okunası Guzel bır siir..
Sevgilerimle .. JANET ..