ÖZÜR
Öfkemin içinde çalkalandım
vuruken başım gibi kayalara yosun tutmuş yüreğimi paraladım bir balık gibi kapılırken dalgalara kayalardan özür diledim vuruken hırçınlığımı yüzüme çıkıp bir denizden martı gibi yuva yaptım engin denize karşı kayaların en üzerine uçarken çarptı kanadım rüzgara rüzgardan da özür diledim kırdığım için yelini denizden çıkan balık balığı tutan martının çaresizliği kayanın vuran dalgalara göğüs gerdiği denizin kayaları kayaların yosonları sevdiği gibi gitme gel diye ÖZÜR DİLEDİM görmüyormusun yeterki gel diye.... |