KIRIK UÇLU RÜZGARLARÖyle yılgın Öylesine keder yüklüyüm ki bu gece Ciğerlerime yapışıyor yalnızlık Son zerresine kadar çağlıyor gözyaşlarım Fısıldamalarında deliniyor yüreğim Bir yudum aşk ve bir damla sevgi Buldum dediğimde kendimi yitirmelerim Kapımda Yalın ayak beklediğim Vedaların en kanlısı şimdi Geçerken yolumun üstünden sensizlik Ya da adı her neyse Bensizlik Cennet kafesime sığmıyor Bu kadarı fazla gelir ciğerlerime Aranılan kalp bulunamazsa eğer Terk edecek teni Bu yorgun senlik Her dil dilimde kopar Keder yüklü kefenlerin en ağırlarını Taşırım omzumda Varmaz dudaklarım hoşça kal demeye Gelirken sen ve ben geçerken kendimden Solgun senelere düşen şans eseri Bir fotoğraf karesi Ya da Sarı bir düş busesi öpüşlerin Bunca tesadüfe oylum oylum dökülür gök mavilerim Ayrı düşmelerden kaynaklı yılgın göçebeliğim Nereye gitsem gelecek Biliyorum Kaçarcasına koşarken anılardan Benimle olacak can parçaların Ama farkındayım Yapışıyor şehirlerime sensizlik Ya da adı her neyse Bensizlik Duvarlarımda baki kalacak Yosun kokuları Ve kavşağım olan çıkmaz sokaklı sevdaları Bir ağıt yakılıyor Duyuyor musun sevgili Dinle bak Dinle… Sanki , Sanki ruhlarımızı okşuyor Sanki bir yüzük iki parmağımıza geçiriliyor Kalplerimiz birbirine dikiliyor Bedenlerimiz geçiriliyor üst üste Ve aşk sözcükleri yağıyor göğsümüze Kapalı gözlerim Kapalı bütün avlu kapıları Sızmıyor bile ninnilerde Ellerimizin kuytusuna başka anka/ların Kırık uçlu sevda rüzgarları… |