Hayal Yorgunu
suçlu akşamüstlerim vardı o zamanlar
uzak ağaçlarla oynardı yalnızlığım gençliğim ölümlerle oyalanmaktan uzaktı şimdi yangınlarım bile dar hüznüme hayırsızım sensizliği anlayamadan kırık gül dalları toplamaya başladım bölük pörçük rüyalarımdan... bulanık akar suya benziyor uykularım özleminle serinliği üşüten ama daldıkça körelten gözlerimi zamanı aşmanın sonsuz biçimiyle yoğunum biliyorum zamanın da sonundasın sonusun tüm sonların... şaka gibiydi asıl gerçekler kar dolu pencereden çağla ağacına peşine düştüğüm çocuk maceralarda ve en delikanlı suskunluklarım avuç içlerini öptüğüm ana kadardı... düşle gerçeği ayırt edemiyorum artık artık erken ölümlerle yarışan ömür sarsıntılarına geç kabuslarda kır çiçekleri toplamaya acemi bir hayal yorgunuyum kalbimin attığı yerdeki çağıltıyı sesin sanarak kendimle konuşuyorum... kağan işçen... |
kırık gül dalları toplamaya başladım
bölük pörçük rüyalarımdan...
/ sanırım batığından çıkmış şiir, hüznüne dokunabildim.
sevgiler.