Kırılgan Günahkar Balıkçı ve Vejeteryanher akşam yürüdüğüm sahil şeridinde masmavi gözleri yaşı var yetmişin üstünde bütün gün tuttuğu balıkların can kokusu yerleşmiş yüzüne Selamsız da olmaz ki... Selamun Aleykum balıkçı amca Aleykum Selam üzgün gibisin evlat hayrola? hayrolası mayrolası yok amca günah değil mi niye işkence ediyorsun küçücük kabın içinde zavallı hayvanlara güneşin ve rüzğarın pul pul ettiği eski bir parşömen üzerine çizili belli belirsiz bir resim ise hayat kim kime işkence etmiş belli olmaz evlat bu hayalet şehrin meçhul masalsı diyarında günahkar diye yaftalayacaksan adımı bilesin... mabedine düşmüşsen kötülüğün merhem olmaz yarana insanın iyisi lekesiz ve pürüzsüz sonsuzluğuyla yerleşmiş gelecek zaman kipine dediğin anası yok babası yok yurdu yok uzaklaştı kendi geçmişinden peyderpey mutluluk bildiğin bıraktı yaşam ellerini güzel sürprizi olmayan yeknesak bir gidişata mevsimler bile kimlik krizine girmiş baksana mart kendini yaz nisan kış zannetmekte yağmur da oyunda bulunacak lakin kararsız safını seçmekte kapkara kahve telvesinin içinde rastlamak mümkün nar tanesiyle süslenmeş gül suyu giydirilmiş günahın pembesine bu lafı etmeden önce bir bak mavi gözlerime tanıştırayım seni hüzünlerin annesiyle sanki beni (o)yaratmış ufacık bir iz hayal kırıklığından yok gözlerinde mermer avluda yelpazelenip soğuk şerbetler içerken kendisi saç ayağının altında közlenip gitti gençliğin demi umutsuzluk kazanında kaynadı en delikanlı senelerim ah ulan... dünyaya atmaca olarak gelmek vardı ya özgürlük bedava ne mavinin ne sarının sınırı ne de umursuyorlar onun bunun hatırını ben demir parmaklı yaşamın dar penceresinden, budanmamış güller solmuş goncalarla boğuşurken sarı bugday tarlalarının yemyeşil otlarla kaplı yamaçların seyredip durmuşum dalga geçmelerini şimdi soluyarak deniz esintisinin tuzlu kokusunu bir de böyle işkence ederek balıklara Akabinde günah çıkararak bir bacaksıza geçiyor kalan ömrüm... cennetin asma bahçeleri gibi mis kokulu defne sabunuyla temizlenirse cesedim bir de sarılırsa üç parçalık kefen bezine nereye kesilmişse cezam oraya giderim ... Anladım amca..sen en iyisi ver bir kilo istavrit Blackless |
Mesaj verme kaygısı.
Şiirde bu zaman zaman didaktikliğe neder oluyor.
bütünlüğünde hoş bir çalışma.
Ancak bana mesaj verme kaygın geçti...
Saygılarımla...