Aşk-ı Hakiki
Ve öyle dehşet bir şeydi ki ruhaniyyet
Gece kuşu olurda binerdi yıldızlara Bekleyene tek öğüt ’Sabret!’ Sonraları gün ağardı fakat gökte çaktı fişekler En kuru yalnızlık karanlığın içinde Bahtımla yarış yok,dizimde kalmadı derman Sabahlarımda keder çok,gözde kalmadı görecek Sonlarda bir kapı var biri çıkıp gelecek... Dilimin arkasında mahmurlaşmış cümleler Senin yarı uyanık Dünya halin vesair... Eflatundu gözkapakların ha düştü ha düşecek Belli belirsiz seyir eder uzakta zahir Sana ben gibi bakmayan aşk’ı nerden bilecek? Nur indi zamana işte son söz son durak Güneş geceye sızarken belli bir aralıktan Bir ayağım çukurda tek gözüm toprakta Vakte sükün ederek selam verir geçerim Ben yer altında güzel varken yeryüzünü mü seçerim? |