Gölge İstifiŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Hep bir gölgeyle takılıyordum ardına, sen kuşandığın lalezarlardan usta işi ışık kırılmaları dikiniyordun üzerine...öyle sevdanın ilgili saatinde ve üstelik karnı ağrıyorken arzulanmaların...gitmek yok...kaçış, budalaların açık zannettiği kasvetli bir kapı...farelerin kendilerine seçtikleri en derli toplu tavan arasında bile sevebilirim seni...senin hangi delikte olduğunun ne önemi var. Ben seni aramıyorum sevmek için, gölgen bile yeter. Ben zaten seni, ’Sevecek bir gölge bile yeter bana Tanrım’ diyerek sevmedim mi? Kaçmak ya da gitmek arasına gizlensen ne değişir? Öyle de olmayacaksın yanımda böyle de... ve ben öyle de seveceğim seni, böyle de...
lambada zemheri uzanıyor ışık Eliz Edebiyat/ Temmuz 2011/ Sayı 31 Nevzat KONŞER Resim:Utku Varlık |
titresem çarpık çurpuk ellerim
duvarda korkak şehrayin
pranga taklidi diyorum gölgelere
aşka bulaşıcı bir serseri narası
/gel içimdeki gömüye yerleş/
ıskalarsam gönlüm serçe mezarlığı
düştüğüm kuyuya sorarlar hesabını
benzim morardı soyundun gün elbiseni
tam da sana bakıyordum, ne ayıp!
işte begonvil, gamze ve agora
işte nasırlı kağıtlara aksıran şeyler
aksak koku burnumda Türkçe konuşan
ah Emperyal yalnızlığım
unutulmanın tarihi kadarmış ölçtüm
uzayan boyunu unutmanın
resimlenirken kendi acısıyla herkes
nefes alma günlüklerinde
/hayat taze gelin iklimi/
çok dilimli bayat bir pastaymış zaman
yine benim omuzlarımda dağıldı
yüreğim ışığı kilitli kapı
Eliz Edebiyat/ Temmuz 2011/ Sayı 31
Nevzat KONŞER
Dizelerinizi kutlarım.Yunus diyarından selamlar.