Uçurum Siluetli
sahici soğuğunu yükleniyorum akşam kırıklıklarının
budanmış gülüşlerimden arta kalan akdeniz ağustosumdun çığlığı sarı bir karede kaldı ıssızlığı taşranın öğle sonlu ve göz ucuyla bakmaya doyamadığım saçlarının bakışsızlığı kenarı yırtık gözlerinden öpmek istediğimde silik buruşuk resimde zaman ve anı hırsızı oldum unutmak hırlısı olacağıma düpedüz güpegündüz çoğunlukla alaşağı yollarım uykularımda uçurum siluetlim heyecanla ayılıyorum yokuşuna kendimi düşmüş buluyorum hayata yarısını hayatı anlamak aldı umutlarımın diğer yarısını seni anlamak sandıklarımdan geriye kalan gerçeğin kendisiydi yalnızlık bulvar kahvelerinde panik içinde sırtımı cama veriyorum artık kıyamıyorum bekleyişime korkuyorum kime baksam gidişi senin gidişin buluşmayı öğrenemeden ayrılmayı öğrendi trenlerim gölgesiz bir yazda dizelerim kavşaksız limansız koylarda demirli şiirlerim güneşsiz bir ayazda sereserpe huzurlu olmak avuçlarından düşsüz serapsız çöl suları içmekti yağmurun başladığı yerden diğer başlayacağı yere kadar kavuşmaya ömür biçmemekti pencerede titreşen uzak görüntülerde yoğunlaşan kaderim tutsak göğe yoksul günlerin arasında gözlerimde bulutlanan karlı sürekliliğe mezarlık otlarında iklimlenen bir düşünce kadar sonlarla bütünleşmiş ilklerimle yaklaştım güzelliğine...her anına bir ilk aşk gibi bağlandığım her anına başka bir ömürle kağan işçen |