Gölgenin uykusuzluğunda
En bağnaz v/akitleri öteledi umutlar...



C/esaret anlık yurt bulur umutlar diyarında
Altı çizili notlar dillenir makamsız
Usulsüz yargılarsın vurgulu öyküleri
En çok yürekteki sevilir sebepsiz
Kirpiğin huzmesinden sızan ışık okşar tenini
Bir ihtilalin pençesinde kıvranırken bedenin
Düğüm düğüm hıçkırığına yeniksin ihtimallerin...




Ahvali şerh düşerken aklın derinlerine
Bu şımarık yangınlardan geriye kalan
Sonbahar yüzlü turnalar gibi süzülür tutsaklığın
Adını koyamadığın medcezirde çağlayansındır
Bu sığamadığın kederin omuzlarında yorgunluğun gün tazesi
Karanlıkların vurgunluğuyla bitap ipek düşlerin/gurbetin/esaretin
Kaskatı isyanın nöbetinde teşhir yüreğin...



Tan yerine erişen bu vehim arzu susuzken
Ayrılığın boynunu vurur mu bu hüzün
Gün yamaçlarında yanıkken ezelden alnın
Kıramazsın kalemin kelamını ne fayda
Yine hüzün şahika...




Saatler önüne bakarken bir kıyametin öfke çukurunda suskuya eşit sözler
Salaş bir geceyle dokunmuş gözyaşlarıma...




Zifrin kıvrımında sızlanır hayat
Soğuk kentlerin dudağında özlem raks ederken
Gamzeleri gam doldurur gözlerim
Ve ölü mısralar diken diken ruhumda /sen yanım kan ter
Yar kokan her düşe baş koysa gönül
Yetim bir çocuk sancılanır divane hıçkırıkla...



Bitimsiz, dide-i dilde sarı soluklar
Tarayamazsın umudun saçlarını
Ve çırpınır sevinçler dar vakitlerde zoraki
Kıt kanaat cümlenin mızrabında müntehir varken
Musalla uzanışlarında gecenin duaya durup
Bir selama kavil ağlamaklı
Zifrin ferinde özlemi anlatmalı...


Not:Biteviye hayat hikayeleri.

25072010