Uzun Boylu Oturarak Ölmek
Uzun Boylu Oturarak Ölmek
şimdi gömüldüğüm bu sessizliğin bütün eylemi seni sevmekten ibaret yaşamanın gül dikenli hırçınlaşan anlamlaşması ve gönül kuşu lacivert bir hicrete mahkum kimbilir gözlerini kimlerin öpmüşlüğü… oh bu bilinemezlik şark kurnazlılığı sanki ölüme karşı çıkan yanları güncelleşen acılarımızın yavaş yavaş erimesi kalp ağrılarımın kendimi tek tekrarımdır her gece öylesine öylesine uzun boylu oturarak ölmek… aşk için ölünürse ağaçlar gibi ayakta ölünürdü bir pazar günü insanlar ilk güneş huzurundayken hala gülüşlerinin sıcaklığını koruyan bir gülümsemeyle ve ne bekleyenim var ne beklediğim surlarında susuşunun güncel serseriliğiyle zamanın…ayaktayım…affet beni… ceremesini çekmek günbatımlarında üşümenin kar dolu bir ıssızlığın kaybolmuşluğunda ve en sevdiğim saz heyeti gibidir nefes alışın gözlerimin uçucu tadında hala sana bakmak var dudaklarımdaki tereddütsüz imalarda şavkırsın içimde cayır cayır sesini duymak istiyorum eflatun soğuklarda… Kağan İşçen |