İSPÂTI SENDEacının kavrukluğu ayak izsiz gelir, yüklenir sırtına /sessiz/ce tüketir soluğunu **************** /hiç bu kadar kurak olmamıştı nisan/ biz bu aşkta, ışıklı bir yaz göğü beklerken üstümüzde, ayazı kıramayan kararsız bir güneş, mütemâdiyen... düş kırıklıklarını yatıştıracak yeni düş rüzgârları peşinde gidip gelen, baş’sız son’suz günlerle tükendi iç sesimiz sessizliğinde, öylece bekliyoruz… dünde kalmayan dünden gelmiyor bugünler oysa yeni renklerle solacaktı belki geçmişin renkleri yanacaktı bakışlarımız yeniden geçemedik korku ateşini cesâretsizliğimizden beli bükülmüş zamanın uzaklarında saklanırken biz lâl susuzluğunda yandı dillerimiz… durmadan çarptığımız karanlığın cehennemine düştü sevda kör etti ışığını yandı sözleri sevgiden yoksul ruhumuz şimdi g i d e r s i n, her şey gider... ölüme bir sözümüz vardır elbet yerine gelecektir bir gün ayrılık, eş değil midir zaten ona? /hiç bu kadar kurak olmamıştı nisan/ ya gel, dökül üzerime yağmurum ol sustur, içimdeki sensizliğin sesini sana özgür bırak içimi ya gel, sök köklerini benden öleyim hepten diyorlar ki / zaten aşk yalanmış, dünya gibi! bekliyorum ispâtı sende sevgili... Hâdiye Kaptan c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir |
yazan yüreğe sağlık..
candan tebrikler..
Dertlidar tarafından 4/28/2011 6:12:55 PM zamanında düzenlenmiştir.