Kayboldum Senin yüreğinden kovulduğum bir hecede Ve şiirlerde, ağladım terk edilmişliğine aşkın İçime hüznü, içime kırgınlığı, içime karanlığı çökerken ayrılığın Mutlu ve huzurlu aynalar bıraktım yüzüne Ki öyle bir vedaydın sen Giderken değmedi ellerim ellerine
Gözlerine esir, saçlarına sürgün rüzgârlarda Ve ruhuna teslim suskunluklarda Sana sesimi bıraktım ardımda Avuçlarımda hecelenen alfabelerde öldün Duymadın ki sen sesimi hiç Duyulmadıkça karanlığa gömüldüm
Tutkuydu alışkanlıktı Öylesine büyük bir aşktı belki de Bu yüzdendir kaldım merhametin eline Son kez kelepçelensin istedim dizlerim dizlerine Sen gitme diye…
Bize yazılan tüm hikâyeler Göçmüştü Tek tek bitmişti Yitmişti Sen yoktun Sustum, Sen s/uslu cümleydin şimdi Virgül koyamadım ardına Noktalandın Ve sevmiştim seni ölesiye Sense üç nokta olup kalmıştın…
Gözümün daldığı her yerde Eksildin Yittin Ve bittin… Ben sustum şimdi Sen söyle sensizliği/mi…
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Ben Sustum, Sen Söyle Sensizliği/mi şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Ben Sustum, Sen Söyle Sensizliği/mi şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Çok güzel bir şiir/sınırsız duygu, kayboluş, arayış var, yitip gitmelerin ardından...
''Sana sesimi bıraktım ardımda Avuçlarımda hecelenen alfabelerde öldün'' Özellikle bu dizeler çok şey anlatıyor. Oku, düşün, anla ve al sakla diyor. Birine sesini bırakmak her yüreğin harcı değildir.
Yabancılaşma olgusunun boyutlanacağı bu yeni çağda, heba edilenin, yitenin çürümeye terk edilen cesetlerine baka baka, hayatı ve insanı savunacak şiire yapılabilecek bir yorum tanımıyorum, bilmiyorum da...
Belleksizleşmemek, sessizleşmemek ve yabancılaşmamak dileğiyle...