Hayret Ve Endişe Yok BendeAşk esrarını koruyor bir müddet Düğümlenmiş ilmek ilmek vücudunda Eskimiş, kırmızı yara izlerinde, Boğuluyor ucu kırık kelimelerim Bir kereliğine gidilmiş kara kuytularda Yok, oluyor kayıp ruhum Ölüyorum… Gönlü açık hakikati yüksek Hoşluğunda öğün öğün öğünmüş Manidar hislerim, Söyleme lanetli bir söz sakın! Eğer kırılırsa aynalar Buğulu buğulu bakıp kalırsın Ki gaflete kapıldığında Gözü görmez dünyayı Verdiğin emeklerin çoğu üste kalır Bakarsın çaresizce Aklını başından alır Gizli sandıkların Gideceksen bir gün Gözden ırak, gönülden ırak, Düşlerle düşünen güzel suretleri Eline alıp da gitmeye çalışma sakın! Kalbim kırık testi de su içerken Şarap kadehi bile olsa yanımda İçirmem ben gönlüme acı sevdaları Değdirmem ruhuma bir daha Azap veren kötü zamanlarımı Her nefes alışımda yenilenirim Ve hayret girmez düşüncelerime Endişe girer, şaşkınlık girerse dilime Korkarım Belki de sen, bu yüzden gittin Ve biliyor musun? Hiç ‘hayret etmedim gidişine Herhangi bir endişem olmadı Ve nedense ben Hiç şaşırmadım sen gittiğinde… 17.04.11 (İlknur karaca) |
sevgilerimle sayın şair