sana gelmek için cenneti bir bilmeyen geceye sordum yapboz düşüncelerde birleşti adresim hasrethecelerinin dağlarında seni aradım
günün karanlık uğultularında eşkiya düşün adımları tutuldukça yüreğimin yokuşlarına terli korkularımda güneş günahımdı yorgun sabahlar sızlanan kardelenlerle hiç hüznünü göstermeyen baharlara gitti koyu takvimlerden düştü gözlerime yağmalanan kayboluşlar...
biliyorum az önce gölgeleri vardı beni dinleyen
eyvah aydınlığı soyacak duvarlarıma çarpan karanlıklar gece gözlerini giydirecek kırda gelinciklere unutulucak bahçe yataklarında gövdeleri yeşillerin sığınacak masalların mor ağızlı gemilerine uyanan dalgalar mayalanmış bir gürültü kopacak kıyılara vermek istemesem de ellerimi/ yaşayacağım saçlarımda kök salmış eski zaman doğumları
diren ateşin dilinde kurşun yüklü umutlar
bak dön ve bak geriye kentler küçük küçük taşınıyor gözlerime yağmurbulutu çalınmış türkülerle tenime yağıyor aşıyor uçurumları altın yüzlü çocuklar sizi susana kadar uyutsam ihanetler...
ne çok anlamadığım suçlar büyüyor ışıl ışıl avuçlarıma kulaklarıma gidip gelirken rüzgarlar öldürüyorum kendimi nasıl avutsam kendimi mühürlü kıyametler taşlar gibi yıkılırken sevda yaşama...
kıvrılmış dilimin ucunda ezber kelimelerim nar ağaçlarının dallarında kekeme masum bakan parçaları ay saatlerinde sana geliyorum ve... sana gelmek için cenneti bir bilmeyen geceye sordum yapboz düşüncelerde birleşti adresim hasrethecelerinin dağlarında seni aradım
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
ay saatlerine mayalanmış gürültü şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ay saatlerine mayalanmış gürültü şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
ya sabır...
duamla selam ile...sevgiler çook...