Mahrucana Mahkemeden haber var....
Ey tahkiki meczup diye açılmış deli,
Söyle bakayım derdin senin ne ki? Kısa tut,uğraştırma bekleyenleri On bir hece olsun mısraların her biri! Başlarım Kadı Bey, Dinleyin: Ey nagah dilberim,Ey Mahrucanım! Semada nurdan kanatlı yıldızım. Yanar taht-ı canım,nazlı aşığım. Pinhan kalmasın artık sana aşkım! Dün geçti,kül oldu geçen zamanım , Senden ırak güne,ben hep karşıyım, Yollarımı kısaltsa bir Allahım, Ben koşa koşa yanına varırım! Bilmem ki şu sevdana layık mıyım? Devasız bir dert ki bu,müptelanım, Naçarım,teveccühüne baygınım, Bellettin sevdanı, sensiz yanarım. Şimdi deme bana senden usandım, Unutamam artık seni can canım, Islak bir çiçeğe bu mısralarım, Bırak matemi,tut ki sensin yazgım! Neden susayım,bırak çağlayayım, Senden gelen mihnete ben razıyım, Gözlerini sakla,bir ben bakayım, Artık ahirimde seni yazayım. Ey ılgıt ılgıt sevgine bandığım, Ey tahayyülünü sevap saydığım, Ey aşkından tadıp,güzde yandığım, Tut ki saçlarını okşamaktayım! Hicranına dayanamamaktayım, Kalb ile sana varamamaktayım, Sen bu cana bırak da git desen de Artık kapında yatıp kalkmaktayım! Velhasıl kelam buydu bende ki dava kadı bey, Suçluysam,de ki suçlusun, Her hecem de vuku bulan dilber içun, Cümlem feda olsun! Kararımdır artık iyi dinleyin: Nicesi Mecnun nicesi de Leyla, Sevmek hayatta,devasız bir bela, Gün geçer,kam-u alemde kalmasa, Sevda yine sevda,yakar tahtında! Azad edin şu Mecnunu, Bir de gidin Leyla’sının kapısına, Sevsin artık şu garip kulu, Yoksa dayanması güçtür hayatta! Vesselam… |