PLATONİK
acıtır nasırları özlemin
perdeleri çekilip yokluğun karanlığı bastırınca silkelenir sabır taşları aşkın eteklerinden bir çift sözüne tapınır o gönül tanrısız adam ! haberin yok mu/kadın titrerken uyanmaz mı yüz kendi çığlığında yüzleşip sonra utanmalarını soyunup bir kenara oynak belini sarar yalnızlığın dişiyen şehveti şiirin üstüne yıkılır sözcükler kurur umudun dalları yağmur duasına açılır sevgiye kurak bir el çare olmaz melodiler yüreğin naif kulaklarına tutturur gecenin bir yarısı edepsiz aşk! hayal olmaktan çıkar tanrı’ya yaklaşır kıyamette adam sevdanın ateş kırmızısında Çiğdem Parlayüksel |
Bir Platonik şiirde benden naçizane......
BİLMİYORDUN
Sokak kaldırımları
Voltalarımla aşınırken
Sen güzelim odanda
Sıcacık çayını yudumluyordun.
Gözyaşlarıyla boğulup
Aşk ateşiyle yanıp
Feryad ederken
Sen beni duymuyordun.
Karşılaşmalarımıza tesadüf diyor
Gözlerime bakmakla yetiniyordun.
Sana olan duygularımı anlatmama
Sana açılmama
Fırsat vermiyordun.
Seni senden habersiz sevdim
Ama sen bunları bilmiyordun.
Zafer Erdoğdu