Gecenin Altın SesiKöpüren gün aydınlığı değiştirmiş gömlek, Dakikaların semasında bir sır Yelkovan kıpırtısında yaman bekleyiş Rantabl hediyelerin muştu kokan bağrında Steril edilen tufan artıkları Bir gemi sahilliğinde ilerleme Kaldırılmayan panayırda yerdeki tevazu Bu ne vefalı elek!.. Rahmet busesinin süzüldüğü yanak Ötelerin kurtarıcı simidinde bir sütliman Yol budur, gerisi çıkmaz sokak harmanı Zihin eritirse gücünü, lafa gelir Çaresizlere yol gösteren tabela Misafirlikten çıkan kasvet çuvalı Yük oldu yere, kefe acizlikten de öte… Çizili çerçeveyi istemez gönlüm; Ummanına gözümü sürdüğüm devasa dayanak! Gürsel ÇOPUR |
Ummanına gözümü sürdüğüm devasa dayanak!
Benim de... Yüreğinize sağlık. Sevgiyle