Aklı ‘BİR’ Olana Emanetsabrın bilgeliğine ve sadıklığına aşıktı küçüklüğünde ilk tanıdığı yoksulluk ve onun karındaşı mutsuzluktu yani acının avazına bağımlı ediciler -bu ikili yakan top oynamayı sever- BİR söz vermiş öpüp ekmeği koymuş başının üstüne ne kadar canı yanarsa yansın ağlamayacakmış! Fırat gibi tertemiz kendine doluyordu… bedeninin gizli meskeninde BİR onuru vardı sabah bir parça sıkıntı öğlen tozu alınmamış tebessüm akşam tuzu fazlaya kaçmış yalnızlıkla beslerdi sezdirmezdi açlığı… gecesini surlarının ardına saklar en cicili esvabı yüzüne giyinip dolaşırdı sabahları ‘nam-ı belirsiz zenginler’ arasında BİR Allah’ın kulu bile anlamazdı… zihnine davetsiz gelen korkuları kırk gün ağırlardı hatırlılardı onlarda giderken ev sahibesine sonsuz teşekkürlerini ‘gerçekleşerek’ eksik etmezlerdi ha sayıların BİR kerameti olduğunu da öğreterek… kaç kez ölü güvenler doğurdu unuttu sayılarını doktorların teşhisi aciz ‘tekrar denemelisin’ -onlarda cahil!- BİR yol diledi açtı avuçlarını baktı sustu … sustu .. sustu .
Ebru Resim: Emel Balım |