4
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1233
Okunma

Kabe`ye sürülen yüzler aşkına
sönsün ruhumdaki sahra-yı Kerbelâ
ardışık darbelerin yarım bıraktığı acılar
zaman kırıklarından taşan Nar-ı Kevser
düşüyor Erzurum
ben, açılan avuçlarında el
gül üşüyüşümü örten
gülhîz nisana küskünlüğüm
ki hakka açmış gonca hüzün
vebalim boynuna ey dar
nadide azabım kuruttu sunakları
alevin baruta tutulduğu
“biz” şerrinde
doluyor gözlerime deniz
bir kente sıkışmış
dilsizliğin, dilidir ayrılık
siren seslerinin dağıttığı ufukta
kibrin savdığı alaz
muradım
hayra kıyılan boynumda
yürek üleşi
bir ben mi doğamadım
Palandöken zirvesinden
nurdan pak
Sude Nur Haylazca
5.0
100% (1)