Ç/ÖZÜMLEMEdüşersin aklıma yazarım kah gece yarısı kah yarısı gece kah tek parça düşer yüzün kağıda kah hece hece bir yıldız kayar yüzümden yüzüne imlasız tek sıra küpüne zarar hüzünler meşalenin bana değmeyen ışığı gibi düşer aklıma karanlık boyalı kirpikler bazen hala hissederim o günü ve bir kere daha yürürüm geriye bir şifre var derim hep zamana yenik gözden kaçan bir ipucu ve her defasında bulamam yine ve bir kere daha çıkamam içinden ki hala bir bilmece...! saymadım kaç şiire oturmuştur kalemim adının üzerine döşene döşene önce keyifle başlar kelamlar hazırlık şölene en çok üçüncü dizede düşer enfarktüs kuşanır militarist tümceler şovene ve ikinci bölüme kalmaz düşer donu ve bir kere daha şeytan pabucuna azap öğreten cümleler ve yine bir öncekinden daha öteye işeyen sidikli şiirler... işte yazabiliyorsam onlar da böyle...! düşünürüm ç/özümlemeye hep bir şüphe çıkarmıştır beni baştan ya da sırlarımı vermek.ele ki kıskançtım evet ve ben öğretmiştim kıskandır ki sevmiyorsa bile sarılsın dört kolla diye zekiydin evet; hem de ihmallerimden çokça sekiz kolla kıskanmam neyle açıklanabilir ki başka...! şimdi dünyam krikoya alınmış araba gibi ben bastıkça gaza o dönüyor son hızla ama tek adım yok yaşama karanlıkta sokağa çıkmış zenci bağırmasa farkeden olmayacak hayatım... kocamış kurttan korkan daha kocamış bir kurt hem hayat benim bedenimden çıkalı dört ay iki de güneş tutulması oldu saymıyorum bile günler artık kabala düşüyor takvimden siyah saçlarımdan kalanlar kara gebe saça sakala değmeden tüküremiyorum bile... ruhum bir öküzü ölmüş çiftçi gibi kaldırım taşını döven ayakkabı misali öküze kızdıkça sabana ökçeye kızdıkça kendine zarar habire ...! işte monoton bir alışkanlık şimdi hayat dediğim şey ye iç nefes al ver azotu karbona çevir tek başına fotosentez mücadelesi artık adım; ters kutbunu düşürmüş mıknatıs eskisi böyle işte güzellik değişen bir şey yok yani...! sadece; varmışsın gibi yaşıyordum ya, o devrildi son darbede hani yoksun derdim ya önceleri artık her yerde çıkıyorsun karşıma şimdi her yerde görüyorum seni...! //...anlayacağın; bir düş kadar yalan, bir gerçek kadar düşsün işte...// ToprağınSesi |
dört ay iki de güneş tutulması oldu...
Etkileyici tasvirler.
Baştan sona özgün bir şiirdi. Kutlarım.
(İnsanda bir boşluk vardır. Yaptığı işler de bu boşluğa sahiptir. Simon de Beavoir)