32
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
2413
Okunma


her gün bir kurşun öldürürüm ben,
bir kurşun daha eksilir bu evrenden…
dost yüzünden
yâr sözünden…
düşmanın mavzerinden alırım kurşunu;
göğsümü gerer
sererim kalbimi yere…
bir kurşun daha eksiltirim düşen tetikten
akan namludan
ateş dilinden…
benim kumdan kalelerim vardı;
dalgadan sevgilim
rüzgârdan oyuncaklarım…
benim kucakladığım şiirlerim vardı her dilde,
bir kelimesini bile anlamadığım.
bir kelimesini bile anlamadığım sevda sözcükleri duydum sevdiğimden;
sesinden çözdüm sevgiyi,
sözcük dediğiniz nedir ki!
kimdir hecelerin sahibi,
ona can veren
yükünü yükleyen yürek değil mi!..
her gün bir kurşun öldürürüm ben…
mermi mezarlığı olmuştur sinem.
ne zaman ihtiyarlamış bir cümleyi yeniden kurmak istesem
ne zaman külden bir sözü savursam sevdiğime
hatırlatır bana ateş
eş olamaz közle söz diye…
ve anladım ki
dünle bugün arasında asırlar varmış
ne kadar yüce olursa olsun aşk
sırçada saklanan sevda mutlaka kırılırmış…
ben kurşun öldürürüm;
gömerim kalbime...
belki de bu yüzden barut kokuyor tenim.
bilemezsiniz ki!
güneşi uykuya yatırdıktan sonra
ateşli ay geziyor gecelerimde…
5.0
100% (19)