Adana'da Üşümeyi Öğrenmek
Adana’da Üşümeyi Öğrenmek
yarım akıllı bir yağmur oynuyor caddenin insansız çaresizliğiyle cadde insansız ben sensizim kimliksiz ışıklara vurgun serseri kaldırımlarla yarenlik ediyorum ilk akşam hüzünlerine teslim orta yaşlı kötü aşklar yorgunu iyi huylu bir lokal çocuğu sularda sarı ölgün ışıkları sonbaharın ağaçlar üşümeye ve solmaya alışık kibar ve soylu bir katranlık bu ah...nerdesin... kulağındaki beni özledim...yollu yolaklı ağaçlar kasım’a hazırlanıyor üşengeçce kulağındaki bene uzanıyor ağzımın dilimin dişimin buharı usulca öpüyorum ekim’in bitişini ve yağmurun ekim sonu siyahını... bitiyor şarkısızlığım slov bir yok oluşa benziyor ayrılık çekip gidiyorsun hergün öğleden sonra şarkılarımı bırakıp notsuz notasız... şarkısızlığı sevmiyorum... bütünüyle detoneleşiyor hayat hınzır bir ıslaklık sürüklerken sersemliğimi Adana’da üşümeyi seni severek öğrendim yeminler ederek rutubetli senli gitar anılı öpüşmelerimde yalnızca senin soluğun soluğunla olgunlaşıyorum uçmaya hevesle bilenen bir kuş gibi Adana’da sensiz bir baş ağrısı anlamak olanı biteni imkansızlığını turunç kokulu arzuların Adana’da üşümeyi seni sevdiğimde öğrendim ıslıklarımın yordamında uçarı yarım... Kağan İşçen (c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir |
orta yaşlı kötü aşklar yorgunu
iyi huylu bir lokal çocuğu
samimi bir ses sıradan söylemeyle gelmiş bu sefer.. ama hüznü 81 ile dağıtıp üşütebiliyor
kaan izlediğim şairlerden biri..bir gün çok büyük şiirlerde onu göreceğime inanıyoruum..şiir yazmıyor şiir yaşıyor o..algıları ve anlatıları şair çünkü
selam saygı ve muhabbetlerimle