BİR BAŞKA BAHAR
ılgın sür gitlerinde göçü geçer yine insanlığın
hasat yangını, harman savrukluğunda kirli bir elbiseyi soyunup atmaktan yana şu yaşlı dünyanın kenarından ayrılmamışlık oysa barutun icadından sonra en tehlikeli buluşmuş sevda zamansız kayıplarla gelen siluet yazgıları gözdeksel erinç çam dikenleri, hüt hüt kuşu gibi -sen mi yıkmışsın köprüleri- dışta çınar altı toprak dibi içte yolunu yitirmek varsıl bir ahkâm yoksul ve yoksun sevdalarda gün be gün albenili bir deli rüzgâr düşmüşse aklına kanatlanır kitabın ve sonra başı göğe değen ummanlık dertlerin avuntu kubbesi gibi, zayıf ince bir meraka dönüşür kilim işlemeli heybe-urba desenli çiçekli üç adım ötelerde ve bilirsinde ivecen turna bakışlı kınsız kılıç yakışığı keskinsi bir başka baharı ne sevdiğini bilirsen eğer unutulan hep sevda olsa da yarım kalmış yaralı amaç değildir kar altında kalmışlık kabuksuz sabrın toz-dumanlarında yosun tutmuş bir yosma laflarken kırk amber kokusu ve öylesine çeşidi olan/ alabildiğince sevdalarda kenan can yoldaşlar 2008-06-16 |
Öylesine çeşidi olan farklı kalp çarpıntılarıyla kaplı kar örtüsünün altından fışkıracak kardelenler..Kalemin ucuyla eşeliyor güneşi..ŞAİR.