Okuduğunuz şiir 5.6.2009 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
mustafa zorla
aşkın an/kara hali...
bu şehirde aşk kamusal alanlarda bürokratik sızılarla yoğrulur bir deli hüzün bağdaş kurup oturur dudaklarının acıya küskün kıvrımına önün, arkan, sağın, solun mâşuk, saklanmayan mecnûn olur
bu şehirde aşk resmî mekânlarda gayrı resmî bir sevi manifestosuyla boğulur uluorta ve sehven yazılmıştır kara bir yazı alnına yazgının adı küle kesik bir hâr yazganın Kahhâr olur
bu şehirde aşk polat mızraklarla avlanmış kısrakların gözbebeğindeki aktif yanardağda durulur iffetine halel gelmemiş yangınlara dalar düşlerin neden sonra tüm kutsal kitapları reddeder infâz hükümlüsü yüreğin taba yorgunu sahrada arp vurgunu bir bedeviyken gülüşler haram sevdâlara dîl uzatmak helâl olur
bu şehirde aşk, birkaç haylaz imge oynaşması bir tutam melodi ve çokça murt kokulu bir sanatla ovulur paraf düşülmüştür hüzün yüreğinin kıyısına yine de bir güvercin havalansa semâdan sînene doğru sol gözünde delişmen bir seğirme olur
bu şehirde aşk meşru bakışların tınısında memnu ve ütopik sevişmeler doğurur satır arası arzularda paragraf başı ünlemdir mazoşist korkularımız leyl düşünce dem’e akreple yelkovan kavuştuğu an ellerimin terli ayasından bin büklüm zifîr saçlarına ığrıplardan azad bir tehcîr-i sevdâ olur
yani bu şehirde aşk memur resmiyetinden ve sivil kramplar lügâtinden sorulur
bir adam bir kadının berrak aşkına soyunur kadın adamın kurşun nazârıyla sol yanından vurulur…
ve ne vakit memnû/niyetle bir adama aşık olsa bir kadın cennetten bin fahişe kovulur
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
aşkın an/kara hali... şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
aşkın an/kara hali... şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Çeyrek asır önce, Bozkırda bir şehirde, Deniz mavisi özlem, süsler durur düşlerimi Haki yeşili kasvet, çöreklenmiş boğazıma, Sudan çıkmış balık misali Ha gittim, ha gideceğim Ha gittim, Arkama bile bakmadan Affet beni Ankara İ.B.
Hocam Fuat Edip Aksu’nun meşhur şiirinde dediği gibi “daha önceleri neredeydiniz” Allah aşkınıza! Olur mu olur, bu güzel şiirinizin hatırına satardım belki şehr-i saltanat İstanbul’umu, hercai aşık gibi. Denerdim sevmeyi kara, kuru, soğuk Ankara’yı.
Artık çok geç değil mi? “Değil” mi diyorsunuz, deneyeceğim o zaman bu güzel şiirinizin hatırına Çok güzel bir şiir daha, gönlünüze sağlık, tebrikler Saygılar, selamlar
Ağyar tarafından 12/13/2009 1:09:42 AM zamanında düzenlenmiştir.
Yalnızca okusam şair,şiir dokunsa okuduğum tazeliği katmerlenmiş şekilde.. Her okuduğumda sarsar mı bir şiir,sarsarmış tasdikledi bu şiir..İyi ki yazıyorsun.Yine,yeni,daimi tebrikler usta kaleme..
Ankara'ya öyle yakışıdı ki kar Asfaltlar ışıldar, buz tutardı resmi yalanlar.......Y.Erdoğan
Ne yalan söyleyeyim şiirin başlığını okuduğumda yukarıda iki dizesini yazdığım Yılmaz Erdoğan şiirini anımsayarak açtım sayfayı. Ve ilk dizelerinizi okuduğımda bir resmiyet sardı beni de... Daha sonrası elbette farklı bir Ankara oldu. Ve bir tekrar daha yaptım.
Güzel şehirdir benim için Ankara, sanki sadece iyot'u eksiktir. Bir kıyısından bile dokunabilmiş olsaydı denize; İzmir gibi resmiyetini, donukluğunu aşkın altında ezebilirdi sanki. Ama yine de kendini geri çekmiş, kasmış bir büyüsü vardır. Bütün o grilik, o sis tam da bundandır. Ve bu yüzden aşk Ankara'da bulanıktır, karadır.
Ankara kaleminizde tadını bulmuş.
Tebrik ederim.
*SİMYACI tarafından 6/18/2009 4:58:55 PM zamanında düzenlenmiştir.
aklını serinletmez ama hiçbir d/okunuş, şehir sancılıdır,gök karmaşık fahişelerin ayaklarında ezilir nice cennet kokuları, yüzüne batar arsızlıklar, aşklar ise hükümsüzdür o şehirde
deniz ise,aşıkların cebindedir, körlerin gözlerinde
bu şehirde aşk meşru bakışların tınısında memnu ve ütopik sevişmeler doğurur satır arası arzularda paragraf başı ünlemdir mazoşist korkularımız leyl düşünce dem’e akreple yelkovan kavuştuğu an ellerimin terli ayasından bin büklüm zifîr saçlarına ığrıplardan azad bir tehcîr-i sevdâ olur
yani bu şehirde aşk memur resmiyetinden ve sivil kramplar lügâtinden sorulur
YÜREĞİNİZE SAĞLIK SEVGİLİ KARDEŞİM. GÜZEL BİR ÇALIŞMA VE MÜKEMMEL BİR ŞİİR. KUTLUYORUM SİZİ.
yani bu şehirde aşk memur resmiyetinden ve sivil kramplar lügâtinden sorulur
bir adam bir kadının berrak aşkına soyunur kadın adamın kurşun nazârıyla sol yanından vurulur…
ve ne vakit memnû/niyetle bir adama aşık olsa bir kadın cennetten bin fahişe kovulur Evet sayın sairem size en kalbi duygularımla sevgi vede selamlarımı iletiyorum... Gercekten cok hos ve güzel anlatımdı saygılarımLa....
Aşkın Ankara hali aynen böyle sevgili kardeşim ne güzel anlatmışsın. aşkta hem bürokrasi var, hemde kırtasiye:))) birde grilik varki olmaz bir türlü ne siyah ne de beyaz... seni burda görmek gururlandırdı beni.. Mustafa Hocamda offffff enfes sesiyle şarap gibi içmiş şiiri...
Başarıların her zaman mutlu eder beni.. sevgilerimle...
şiirin dili biraz resmide olsa güzeldi. aşkın sevginin içinde olduğu her yer güzeldir. resmiyetin gölgesinde bile... yürekten kutlarım. saygılarımla...
bu şehirde aşk meşru bakışların tınısında memnu ve ütopik sevişmeler doğurur satır arası arzularda paragraf başı ünlemdir mazoşist korkularımız leyl düşünce dem’e akreple yelkovan kavuştuğu an ellerimin terli ayasından bin büklüm zifîr saçlarına ığrıplardan azad bir tehcîr-i sevdâ olur
Şair oldukça güzel vurgulamış anakara olan asla silinmeyenleri, aşk adına tebriklerimle...
bu şehirde aşk, birkaç haylaz imge oynaşması bir tutam melodi ve çokça murt kokulu bir sanatla ovulur paraf düşülmüştür hüzün yüreğinin kıyısına yine de bir güvercin havalansa semâdan sînene doğru sol gözünde delişmen bir seğirme olur ..
bir saattir bir hata arıyorum ama:) kahretsin bulamadım.... sana antipatim olduğu kadar Ankaraya sempatim var..o yüzden şiiri sevdim..
ankaranın gizemli sokaklarına hüzünlü bir kıyafet giydiren gözlemi ve ve anlatım ustalığı üst seviyede bir çalışmaydı.buna yazıyla resim çizme sanatı da denebilir..derinliğine anlayabilmek..çzümleyebilmek ve yaşananı anlatabilmek büyük yetenek ve ustalık gerektirir.... eh arada istikrarı kaybetsen de iyi bir kalemin var:))
şiirini burada görmek mutlu etti beni... çünkü sonuna kadar haketmiş tebrik ederim canım sevgiyle kal...
"Aşk bazen vuslattadır bazen ayrılıkla" Ayrılıktır burası ;
gözlerin bugün garip ve ince bir hüzün ankarada sensiz olmak zor iki gözüm sözlerin bugün kırık,umarsız,kördüğüm ankara'da sensiz olmak zor iki gözüm ankara'da yalnız olmak zor iki gözüm ankara'da aşık olmak zor iki gözüm...
bir adam bir kadının berrak aşkına soyunur kadın adamın kurşun nazârıyla sol yanından vurulur…
ve ne vakit memnû/niyetle bir adama aşık olsa bir kadın cennetten bin fahişe kovulur
ANKARAM...MEMLEKETİM ÖZLEMİM ... NE DİYECEĞİMİ BİLEMİYORUM ŞİİRİ OKUDUM NUTKUM TUTULDU İNANIN... HANİ İÇTENLİKLE SÖYLÜYORUM Kİ BU ŞİİRİİN GÜZELLİĞİNİ İFADE EDEBİLECEĞİM BİR SÖZCÜK YOK KELİME HAZNEMDE... ŞİİRİ OKUDUM BİR DAHA OKUYACAĞIM EMEĞİNİZE KALEMİNİZE SAĞLIK ALLAH NAZARDAN SAKLASIN ALKIŞLARIMI VE SAYGILARIMI BIRAKIRKEN SAYFANIZA ŞİİR HAKETTİĞİ YERDEN DAHA FAZLA BİR YERLERDE DİYORUM CANI GÖNÜLDEN KUTLUYORUM
Ankara’ya kar yağıyor Sevda iklimimin Boş banklarına Hoyrat söylem vuruşlarıyla düşüyor Solgun beyaz
Düşünce korkağı köksüzlüğün Gri renkli özüne biriktiriyorum Bahara umut söylemimi
Ankara’ya kar yağıyor
İliklerime işlemiş Dem vuruyor şiirimi ve ellerim korkak ellerim üşümekli gidip gitmemekte kararsız saçlarına. Özünde üç boyutludur ankara bakarsın görürüsün içine girdikçe sever yaşarsın ankarayı ankara mekaniktir çalışır ve sevdalar bozkırın hoyrat sıcagında bir başka sıcaktır....
Şiir çok güzeldi Yerini hakketmiş Emeğine Yüreğine Sevdana sağlık sevgili şair Dostllukla...
sonunda sonunda ve sonunda... Ablam yürekten tebrik ediyorum seni harika bir şiir ve kesinlikle bu konumu hak ediyor... Burda olmandan dolayı kendime de pay çıkarsam mı bilemiyorum :))) iyki bu kadar sevgi dolu bir yüreğe sahipsin seni kocaman öpüyorum ve tekrar tekrar kutluyorum mcx :))))
aaa tabi bebeğim snein payını ben nasıl inkar edeyim:) sırf senin sayende oldu zaten ne olduysa ben senin varlığınla iyi yazmaya başladım kurul da seher aysenin kardeşi die bana kurdele taktı:)
esprisi bi yana... teşekkür ederim canım benim iyi ki varsın iyi ki hayatımdasın iyi ki hep olacaksın seni çok sveiyoprum ablacığım
Her haliyle yerine yakışmış çok güzel bir şiir Ayşegül seni burda görmek ayrı bir güzellik nice başarılarda imzanı görmek isteriz her ne kadar bürokrasiye takılsanda...
Şiirde geçen ifadeleri dikkatle okudum ve hiçbir sözcüğü gelişi güzel kullanmadığını farkettim.Özgün ve düzgün bir çalışma olmuş böyle şiirlerin güne düşmesi hedefi 12 den vurmak gibi...Teşekkürler paylaşım için.
teşekkür ederim canım benim... tüm bu cümleleri en içten ruh halinle söylediğinden zerre kuşkum yok ve o yüzden bu daha da mutlu ediyor beni... zamanla daha iyi yazdığımın farkındayım ancak henüz iyi diyebilmek için çok erken büyütecek hepimizi şiir...
bu şehirde aşk kamusal alanlarda bürokratik sızılarla yoğrulur bir deli hüzün bağdaş kurup oturur dudaklarının acıya küskün kıvrımına önün, arkan, sağın, solun mâşuk, saklanmayan mecnûn olur
bilirim yakar Ankara ayazı aşk denizsiz şehirde hep sonbahar hüznü taşır Karanfil sokağı şenlenir asık suratlı bir şehirde gülümseyişler savaşır sokaklarla
Başkadır Ankara sevdalarıda başka bir iklim taşır çokca kederlidir aslında ya da ben hep öyle yaşadım
sahi yaşımın yarısını verdiğim şehir için okuduğum en güzel şiirlerden biriydi ne demişti Yılmaz Erdoğan Ankaraya öyle yakışır ki kar öyle işte Ankaraya öyle yakışır ki aşk gözler ışıldar...
canım kardeşim şiirini burada görmek çok güzel Ankara özlemi doldu içime hani.. kalemine ve yüreğine iyi bak.. ve Mustafa hocamıda ayrıca tebrik ediyorum...
Ankara'ya öyle yakışırdı ki kar... Asfaltlar ışıldar... Yalanlar... Şimdi ve sonra ne zaman ankara'ya kar yağsa Elim gönlüm, çocukluğum buz tutar.
evet ne güzle söylemiş sahiden yılmaz erdoğan... ankaraya öyle çok yakışır ki platonik sevdalar şehrin içler acısı resmiyetine bürünür kalp deli bir alev içten içe yaksa da bakışların buz tutar....
teşekkür ederim serdar yorumun için... seni inan çok seviyorum bana küsme sen bana küstüğün her an içim sızlıyor derinden derine...
bu arada özledinse ankarayı çık gel havalar da ısındı seninle sabahlara kadar kızılayda yürümenin hazzını yaşayalım:)
ve ne vakit memnû/niyetle bir adama aşık olsa bir kadın cennetten bin fahişe kovulur
(A-Y) şarkıyla bütünleşen çok güzel bir şiirdi...ve mükemmel bir seslendirme..insanı rahatlatan bir tınısı vardı...haz duydum...teşekkürler, tebrikler...saygımla...selamlar...
bu şehirde aşk kamusal alanlarda bürokratik sızılarla yoğrulur bir deli hüzün bağdaş kurup oturur dudaklarının acıya küskün kıvrımına önün, arkan, sağın, solun mâşuk, saklanmayan mecnûn olur
Neden leyla değil maşuk Her ikisi de aynı olsa bile, Leyla ne güzel yakışırdı, Leyla'dan bile güzel olan bu şiire. Okuyan Mecnun oldu nasılsa. Leyla şiirde maşuk olan hasılsa...
Tebriklerimle... Çok şok güzeldi... Leyla'da ısrarcıyım :-) MECNUN OLARAK
:) teşekkürler öncelikle güzel yorumunuz için İhsan Bey neden Leyla değil de Maşuk...
cevabı basit aslında bunu ben de düşündüm ama Leyla yazamazdım çünkü bu şiir yazılmış olsun diye yazılan bir şiir değil.... tamemen kendime, aşkıma ve Ankara'ya adadığım bir şiir... dize dize kendimi ve hislerimi anlattığım bir şiir
aşık olan ben iken sevdiceğin adı Leyla olamzdı kii:) erkek olsam leyla ve mecnun karekterlerini çekinmeden kullanırdım ama dediğim gibi onu leyla olarak tanımlayamazdım:)
burda zaten mecnun keliemsini divane, deli manasında kullandım
önün, arkan, sağın, solun mâşuk, saklanmayan mecnûn olur
önün, arkan,sağın, solun maşuk saklanmayan aşık olur ibaresi geçti bi ara beynimden bu sefer de şiiri yoracaktım aşk aşık maşuk üç kafiyeli kelime ardarada şiirde sıralanacaktı ve hoş olmayacaktı
en sonunda maşuk ve mecnunda karar kıldım işte...
yine de sizin dediğiniz de gayet hoş ve mantıklı ama ben Leyla'ya aşık olamam:)
... donmuş kulaklarımdan yumuşak bir elektrik akımı dolaşırken metro çarşısında yüksek topuk ses veren ayakkabılarına takıyordum parfümünün keskin kokusundan sigaramdan tat alamıyordum
ve ben hastalanıyordum numune hastanesi hastalanıyordu doktor hemşireye aşık oluyordu ilaç çaresiz serum dermansız kalıyordu
ah be ah Ankara da kız mı tavlanır duraklarda ne güzel rakı içmek vardı bürokrat havasında .................................şiire ve şaire selam ile.
oy oy oy beklenen gün geldi desene allı böcük ne çok yakıştı gül yüreğine, gülen yüzüne sen şimdi muhtemelen uyuyorsundur gece gelirsin ziyarete benim için yak bir sigara, yanına şekersiz çay .... çok yakıştı çok ......
dipnot: sevgili mustafa zorla bey de şiire ayrı güzellik katmış ayrıca mustafa bey' ede kocaman alkış....
cimcime79 tarafından 6/6/2009 12:19:32 AM zamanında düzenlenmiştir.
bu şehirde aşk meşru bakışların tınısında memnu ve ütopik sevişmeler doğurur satır arası arzularda paragraf başı ünlemdir mazoşist korkularımız leyl düşünce dem’e akreple yelkovan kavuştuğu an ellerimin terli ayasından bin büklüm zifîr saçlarına ığrıplardan azad bir tehcîr-i sevdâ olur ============================================== Aşkın An/kara(zaman/siyah) hali desek belki daha iyi anlaşılır diye düşünmüştüm. Temiz aşklar evrim geçirip;sanallaşınca,kalpler fenalaştı ve başkentin havası katranlaştı. Geçenlerde Aşti'de kaybettiğim gönül hislerimi aramaya koyulduğumda Yeni mahalle metrosunda ancak bulabilmiştim.Anladığım kadarıyla aşkın an/kara (Zaman/kara)hali;metro tünelleri gibi gönülden gönüle tünel kazılmış gibi resmiyet kazanarak akıp gitmektedir. Hoş eserini okurken;kendi kişisel acizane yorumumu eklemek arzusundan beni alıkoymak istemediğinizi kültürlü kaleminizle bağışlayacağınızı tahmin eder,saygı ve selamlarımı iletir ve dost kalemi kutlarım.
''ama lütfen artık şu kültürlü kalem söyleminden vazgeçin kalem kalemdir hisseden herkes yazabilir kültürle alakası olsaydı tüm ünv mezunları şair olurdu değil mi?'' Benim için sizin kaleminizin önemi vardıır.Tüm üniversitelileri ne yapayım.Sizin gibi yazsalardı belki kalemlerini övebilirdim.Kültürden yoksun olan kalem böyle güzel yazamaz ki; Yazabilseydi ben de yazardım. Kültürlü kaleminizin hakkını inkar edecek kadar vicdansız ve kıskanç değilim,anlaşıla dost !..
çok teşekkür ederim değerli dost içten yorumlarını sayfamda görmek gereçkten mutlu ediyor beni... ama lütfen artık şu kültürlü kalem söyleminden vazgeçin kalem kalemdir hisseden herkes yazabilir kültürle alakası olsaydı tüm ünv mezunları şair olurdu değil mi? yorum için bin teşşekür yolladım yüreğine sevgilerim çokça
:) teşekkür ederim sevgili romantik yeniliği seviyor olduğum tespitiniz son derece doğru bişeyler yapmaya çalışıyorum aynı kalıplara bağlı kalmadan ama tabi ki henüz çok toyum zaman gerekli pişmem için...
güne gelme ile ilgili tespitlerinizde ne düşündünüz bilemeyeceğim ama benim zaten öyle sorunlarım yoktur:) henüz hiç güne gelebilmiş dğeilim sağlık olsun çok da önemli dğeil her zaman dediğim gibi önemli olan insanın içindekileri dışarı yansıtabilmesi ve bir kişiye bile osla yürekten ulaşabilmesi saygılar
varol ahmet hocam... böyle donanımlı,usta ve bilgili bir şairin iltifatına nail olmak ne büyük gurur bilemezsin çok teşekkür ederim güzel yorumuna yaaa ne şehirmiş değil mi:))))))))))
ve ne vakit memnû/niyetle bir adama aşık olsa bir kadın cennetten bin fahişe kovulur
.............. harika dizeler günün şiiri bence. ... cennette fahişeler mi varmış? bir yaşıma daha girdim!!!! .. varsa da yakında hepsi kuvulur. ilişkiler hep memnu... .. tebrikler
böyle tatlı serseri bir ruh taşıyan sözcüklere kolay rastlanmıyor.Üstelik tebessümde katıyorsunuz yererken germeden..))) Üstelik yasal düzenleme olmadan,yılların,yıllarımın,yılları olanların Ankara'sına farklı bir pencere açabilmek ................))) (ehh boşlukları doldurmak zor olmasa gerek.))