KIRIK ANILAR SOKAĞI
bomboş bir sokak bu yürüdüğüm
gece ıssız sabaha yakın saatler durmuş zaman geriye dönmüş gittiği yerden serin bir rüzgar toz duman ve sis sarılmış karanlığa uykumun en derin yerinde bir çocuk ben miyim bu bilmem benziyor sanki biraz bana bir aynadan dağılan bin parça anıların arasında bilinmedik bir iklimin gülümseyişlerinden seçkilere dalmış kahkaha kırıklarını toplamakta bir fırtınadan kalan çizgilerinde yazgısıyla kireç gibi bembeyaz yüzü duygu dan yok bir eser o anda rüzgarın uğultularında her yerde sesleri çocukların anıları getirmiş darma dağınık kurumuş yaprakların arasında sesleri ağlamaklı biraz da huzursuz belki hasret var kim bilir savuruvermiş dört bir yana her şeyi hoyratça ürküntüsü kalmış hançer yaralarından damlayan eski bir yağmur ıslatırken karanlığı kan kokusundan sıyrılmış bir kaç kırmızı gül selamsız sabahsız unutulduğu yerde öylece derin uykularda gece uykusuz bütün anılar yolu gözlemekte rüzgar hepsini alıp götürecek biraz sonra gün ışırken kırık anılar sokağına yorgun bir kahkahayı unutacaklar bir kenarda biraz da gözyaşı belki de gülüşlerinden çocuksu yüzlerin … Mert YIGITCAN Maltepe / istanbul 01 / 06 / 2009 19:36 |